Aşkın gözyaşları benim,
Ben toprağın saf duygusu
Ruhun etnografyası
Ilık rüzgârlarla yayılan gurbet kokusu
Aşkın coğrafyasında yalın ayak, yalın yürek
Gezen bir dervişim.
Dağını, taşını, saçının her telini sevmişim.
Ben sana tapulu, senetli, mühürlenmiş aşığım ey sevgili.
Toprağa gömülü kalmış kutsal aşklar kitabesiyim,
Aşkı vaaz eden bir gülün ateşli hitabesiyim.
Kurşunlardan kaçıp içime sığınır kuşlar
Gökyüzünde özgürce uçar duygularım
Sevda dolu toprağı yüzüme sürüp
Hasretle yürüyorum sevdanın sokaklarında.
Öksüz kalmış davanı taşıyorum şafaklarında
Parlak bir umut bulurum bakınca gözlerine.
Karınca azmiyle yürürüm sana doğru
Irmaklarla süslenip sarmaşıklarla bezendi yüreğim
Her dem ağır hüzünlerle doluyum.
Acıları alıp içime, kalbimi temizlerim.
Toprağa karıştım yavaş yavaş
Dün dolaştım tüm damarlarında,
Bu gün sana yanıyorum.
Yılkı atlara biner, sana koşarım ey sevgili.
Dağların ardında bekleyen korkular girer içime.
Ordular takılır peşime
Çocuklar koşup gelir sesime.
Kayıt Tarihi : 7.2.2021 12:58:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!