Yağmur akıtıyor damlalarını evin çatısına, fethe giden ordular gibi…
Bazen duruluyor, oluyor tek tük, bazen ise haykırırcasına akıyor gök maviden…
Yağmurlu gecelerde karanlığa bürünüp fırtınalı bir denizin dalgası misâli kabarıp…
Hele ki yok mu o dalgaların sanki ben bir sahilmişimcesine bana vurmaları? ..
Asırlarla oluşan kara aşıntısını bende bir ânda oluşturmaları…
… ve geri çekilirken hiç tanımadıklarımla beni yamamaları!
Ödevini yapmamış ve kara tahta karşısında zor durumda bulunan öğrencilere dönüyorum bu zamanlarda…
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim