yıldızları da götür;
firarına uğrarlar gece karabasanlarında…
elleri kanasın,
bırak kör kalsın..
sen yıldızları da götür..
zaten gidersen ruhumun ayinesi giden;
geride ne kalır..
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
kelimelerim kifayetsiz kaldı...ne yazılabilir ki..böylesi bir anlatıya/böylesi bir bütünlüğe...
tampuan..+...antj...tşk.ler...
Özgün bir anlatım,tebrikler;doğrudur kalmakla,gitmek arasında incecik bir çizgi vardır...bazen kalandır asıl terk eden,gidende bu nedenle gider zaten...
'kim bilir belki sen de..
sen de adımı sayıklarsın..
ve bir çocuk doğar yeryüzüne, biraz sen kokar.. yetim kokar yüreğinden..
belki “belki/m” olursun..
kendini vurduğun gibi dönüp beni de vurursun.'
Çok özgür ve gerçekçi dizelere, her ikinizinde yüreğine sağlık.
Tebrikler.
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta