Merhaba kelebek
Koskoca bir yıl geçti sensiz
Senin sevdan olmadan geçen koca bir yıl
Şimdi..
O kısacık saçların omuzlarındadır belki...
Eskisi kadar çocuksu mu gülüşlerin
Kördü tüm aynalar
Puslu bir güneşti aydınlığım
Garip bir tadı vardı hatıraların
Baştan sona kederliydi gençliğim
Umut etmeyi unutmuştu uslanmaz yalnızlığım
Bir gelincik çiçeği kadar masumdu hayallerim
Bir vakit delice seni severdim
Ömrümü yoluna öyle sererdim
Öl desen orada canım verirdim
Bildin mi bu seveni bildin mi beni
Aşk anlatılan masum bir masaldı bizce
Yıldızlar dururdu zifir karası saçlarında
Aynalar kıskanırdı onun her bakışında
Güneşten sıcaktı eserdi meltem gibi
Sonsuz bir yolda karanlık matem gibi
Seni böyle sevmeyi isterdim sonsuza dek
Koynumda yatıp uyusan gün ışıyana dek
Yine sen mi geldin
Düşlerimin kraliçesi
Yine benden hesap sormak mı
Maksadın
Biliyorum çok üzdüm seni ben
Gel gör ki laf anlatamadım
Aşkın peşinden koşmaktan
Çok yoruldum, tükendim
Son durağım ol benim
Son yolcum son seferim
Ben yeni bir seyahat istemeyeyim
Son sevdalım ol benim
Dize getir arzularımı
Baştan sona pervasızım ben
Dile getir korkularımı
Çıkmazların koynundayım ben
Al uslandır yüreğimi
Doğum günü 28 Haziran
İyi ki doğdun kelebeğim
İyiki varsın bebek beyazlığım
Beraber kutladığımız hiç bir
28 Haziran olmasa da
İyi ki doğdun ay parçam
Avuçlarımda kanayan bir gülsün şimdi
Dikenlerin yüreğimin en derin yerinde
Artık seni koklamaya cesaretim yok
Bana ne verdin ki kederden başka
Sen boğazımda düğümlenen isimsin
Ne de adını söylemeye gücüm var
Sen olmayınca bomboş İstanbul
Sen yoksun yapayalnız bu koca şehir
Sen varken anlamlıydı bu kent
Sen yoksun hiç bir önemi yok güneşin
Yağan yağmurun kır çiçeklerinin,hayatın
İstanbul'un güzelliği bile sönük kalırdı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!