Siyah gelinliğinin duvağını astı kancasına gece
Ağlayan duvarların uğultusuna verip kendini
Şafağa beyaz güller açtıracak
Kısık gözlerinin kara kara efkarında...
Elli iki dakikada bir günahın peçesini örterken
Kanlı eller ak alnına
Bir doksan birlik bir yiğidin künyesini
Ömür boyu taşıyacak boynunda Ulucanlar...
Ah Ulucanlar Ulucanlar başım düştü dizlerine yüz sürünce matemine
Ah! Deniz şu çılgın çocuk Deniz
Genç kızların rüyalarında yüzen ışık
Cevriye Teyzenin Ayşe’sinin
Gün kurusu yanaklarıyla deli sevdası Deniz
Devriye Nebahat utanmasa yaşından
Kaç kez bozmuştu yeminini
Beklerken köşe başında manifesto dönüşlerini
Hukuktan güneşi on dördünde giyinen akıllara ziyan Tebriz ahh
Hepsi aşıktı ona en çok da gece saçlı o kadın
Kirpiklerinden adının dehlizlerine
Mavi çiy damlacıkları yağdıran ince süzgün gül dalı
İlk ışıklarıyla günün kaybolup
Koskoca bir boşluğa yuvarlanan çehresi hep geceden kadın
Kara yağızım erim aşık’ım bağlarımda
Zerrem köpüğüm çığlıklarımda
Bir doğumun ilk sancıları ısınacak birazdan
Buz rengi bir ırmak akacak düşüncenin vurulduğum yollarına
Sokrates'te susmuştu koparken göğsümden çatırtısı baldıran çılgınlığının
Ah onlar onlar ölümün, karşısında çaresiz kaldıkları
Üç yıldız sızlayacak
Doğusunda batısında kuzeyinde güneyinde yurdumun
Kardeşlik destanını yazacak tezler
Devlerin kavgasında yeşil parkalı senatonun cesur yürekleri
Haykıracaklar devrilirken üzerlerine bir daha gök
'' Yaşasın Tam Bağımsız Türkiye''!
''Amerikan emperyalizmine, Sovyet Revizyonizmine ,Bulgar Dalkavuklarına,Romen Soytarılarına… ''
Mavi saçlı oğlu kızı her altı mayısta Özgür Deniz’leri müjdeleyecekler
Bozulacak ezberlerin lâl dilleri
Yanarken bedenlerinde meşalesi Anadolu’nun
Ayaş'tan vatan müdafaasına yürüyecekler
Elli iki dakikaya sığmayacak onu yaşamak
Elli iki dakikaya unutturmak bir milletin kaderinden
Rüzgarın şafak doğuran ak yüzlü çocuğunu
Utanacak vakit
Öylesi kara çalınacak ki alnına iki yüz yetmiş üçün
Ebedi matemden çürüyecek gam bağlayan duvarları
Şuursuzlukları Masonlukları Siyonistlikleri !
O vakit bir ile üç arası
Mavi saçlım nazım
Düşüm huysuzluğumda
O gece bir ile üç arası
Türk'ü Kürt'ü Alevi'si Sünni'si
Ay yıldıza sevdalı bir milleti bırakacak kucağına
Aynı göğün altında onlar mayısın şen çocukları
Aldırmadan yağmura çamura
Yanacaklarını bile bile güneşe uçurtmalar uğurlayacaklar
Yüzlercesi binlercesi kabına sığmayan yürekte deli alev yanacaklar
Bir çift beyaz güvercin uçacak o anın sessizliğinden
Düşmeyecek ak gelinlerin aydan umut büyüttükleri ceninleri ana rahminden!
Zindanlarına karanlığın ışıyışlar
Türklük bakir kalırken
Ölüm,kefen giyinecek bağımsızlığın hükmünde
'’Oğlun, ölüm karşısında aciz ve çaresiz kalmış değildir baba!''
Aciz dişleri dişleri emperyalizmin…
İki yüz yetmiş üç ile alamayacaklar
Bir milletin özgürlüğünü kazıyamayacaklar tarihinden Türk'ün
Binlercesini canımdan her hecesinde her sözcüğünde soluğumun
Yurdumun işçisinin emekçisinin sesini
'’Vatan onu parsel parsel satanların değil
uğrunda idam sehpasına korkmadan yürüyenlerindir’’
Ey! Milletim ben yirmi beşlik delikanlı
Namluların dipçiklerin altından şaha kalkan nefer
Yıkar alırım vatan toprağını emellerinin akıbetinden
Parçalara ayırır göğsümü üzerlerine yağarım
Cesedimden dahi korkan hainleri mandacıları himayecileri
Kahpe vicdanlarına gömerim
Şimdi gelebiliyorlarsa hepsi birden gelsinler
Alabiliyorsalar alsınlar 146/1 maddesi uyarınca
Canımdan kanımdan ölümsüzlüğü!
Yusuf Hüseyin Deniz ;
Türk Ceza Kanunun 146/1 maddesi uyarınca ölümsüzleştiler...
''Özgür Sanat sayı 22''
2005 Mayıs
Filiz Kalkışım Çolak
Kayıt Tarihi : 3.11.2021 21:13:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Türk Ceza Kanunun 146/1 maddesi uyarınca ölümsüzleştiler...
Yarınlarda bugünden
Sessizliğin gölgesinde
Kaleminiz var olsun
Saygı ve selam ile
Bizim bu hallere düşeceğimiz, ta o günlerden belliydi...
"Tam bağımsız Türkiye" sevdalılarını katlettiler göz göre göre,
Biz de sustuk!
Hep susacağız sanırım.....
Tebrikler Filiz Hanım..
beğeni ile okudum
TÜM YORUMLAR (7)