kırnap'ın ucundaki
taşla ezilmiş gazoz kapağını,
parmaklarının arasına sıkıştırıp
kaytanı iyice sarmaladığı topacı
fırlatıp döndürmeyi bilmez
iki ucunu bağlayıp ateşte dağladığı
çatal daldan sapan yapmayı
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
net şiir.
ve net tebrik.
Düncülük, şimdicilik ve yarıncılık
Dün muhteşemdir ,
şimdi ne kadar fena.
yarın ise nasıl iyi olabilir ki, perşembenin gelişi çarşambadan bellidir.
Nostalji şiirlerinin ana mantalitesidir bu..
Ve bu şiir ,tam ve mükemmel anıştırmalarıyla hakiki bir dün şiiridir. Bir nostalji şiiridir.Bir maziperest şiirdir bu okuduğum...Yaşım itibarıyla kolayca kapılabileceğim bir şiir üstelik..
Ama albümcü , ''neydi o günler'' hayıflanmasına yaslanan şiirlerle başım hoş olmamıştır benim
Belki de denizler altında yirmibin fersah , seksen günde devrialem gibi açılımlarla hayata,fütürologie tarzı bir başlangıç yapmış olmam nedeniyle yarıncıyım ben..
Ben merak ederim..merak edenlerin hastasıyım..dünün yarına bişey söylemesi ve taze birşey söylemesini severim..Dün bunun için varolmalıdır..
bu yüzden;
-merak, bir devrimcinin hazırlığıdır
-Merakla dalanmaktadır her yanım
-İnsanların tüm sabahlarını merak ederim
Şeklindeki dizelere saklanan tecessüsün davetine koşmam bu nedenledir..
Ah sevgili Ünal Bey, seninle arkadaş olabilseydim, aynı yerde de yaşasaydım; çöp çekmeye gerek duymadan seninle geriye- o günlere dönmeyi isterdim.Sevgilerle...
Enver Özçağlayan
Çok şirindi çook beğendim yüreğinize sağlık
Nerelere gittim bu şiiri okurken bir bilseniz.. Saydıklarınızın hepsini yaptım ve yedim bende.. Nostalji yaşatan dizelerinizi gönülden kutluyorum.. Sağlıcakla kalın.. Halim AKIN 10 PUAN+ANT
varım dostum çekilen çöpten hiç değilse mutluluğun zaman tüneline birimiz girelim...çok hoştu... kemal ispir beyin dediği gibi yaşadık yeniden gönül mutluluğunu...çelik çomağın çamuru bile güzeldi ayrıca...
Varım..)))
Aman efendim nasılda bağırırdım herkesten önce yeşil tuttum allah bir diye....ne kadar saygılıymışşız ve değerlerimize sahip..Kimsede sesini çıkarmazdı önce söyleyene...Belki çoğumuzun içinden gelirdi itiraz etmek ama susardık.)))
En sevdiğim sokakta oynarken bir dilim ekmeğin üstüne sürülmüş sana yağı ve üstüne serpiştirilmiş toz şeker.))..Çabucak yerdim ve bu dilimler ne kadar küçük diye hayıflanırdım.))
Hava kararıp annemin zoruyla eve girdiğimde radyoda başlayacak olan o ses'i beklerdim..Saat tam 21.00'de derinden bir ses ''mikrofonda tiyatro'' derdi ve ben ürperirdim..Ne heyecandı o..Acaba şimdi radyoda dinleyipte bu denli etkilenen olur mu?...sanmıyorum..Bizler o tiyatronun içinde oyunv-cu olurduk..
Okumaktan son derece zevk aldığım bir şiirdi..Teşekkürler, teşekkürler.))
sen
yağlı ekmek üstüne salça sürmeyi
zeytini ısırıkla bölerek yemeyi bilmezsin
ahh çocuk!
çocukluğuma dönmesine
çöp çekelim
var mısın?
Tebrikler okunası bir şiirdi zevkle okudum, ;lhamına kalemine sağlık. Sevgiler....
çocuk olmak meğer ne güzelmiş....meğer neler yitip gitmiş........
Değerini bilseymişiz eğer,
Bazı yoksunluklar,mutlulukmuş meğer...
Geçmiş zaman olur ki,hayâli cihan dğer....
Araba lâstiğinden çıkma tel çember de çavirecek misiniz Ünal Bey,uzun çöpü çekerseniz ?
Şükür ki biz,çocukluğunu çocuk gibi yaşamış olan son nesillerdeniz...
Yaşattığınız anılar için teşekkürler,size ve şiirinize saygılar efendim,
Ünal Beşkese
Bu şiir ile ilgili 31 tane yorum bulunmakta