Yeşil Gözlü Dev Kadın Şiiri - Fatma Avcı 2

Fatma Avcı 2
226

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

Yeşil Gözlü Dev Kadın

Yeşil Gözlü Dev Kadın

Hayat bir tuval ve sen onun üzerinde ki renklerle yaşamaya çalışanlardandın. Çıkacak resmin şeklini, güzelliğini sen belirliyordun. Yaşamın bütün gri renklerine rağmen sen renklerin hepsini kullandın. Güzelliklerini ve başarını bu renk cümbüşü ile gösterdin.

Sessiz duruşlarında hep çığlıklar ve hıçkırıklar vardı sadece kendinin duyduğu. Gözlerindeki mağrurluk ve efsunla yüreğinin güzelliğini yansıtıyordun içindeki azgın fırtıları kapatırken. Gücünü yitirmeden onurla ve gururla ayakta duruyorsun.

Yaşam seni hep ters köşeye yatırsa da sen üzerindeki tozları silkeleyip tekrardan ayağa kalktın. Güçlüydün ve kendi gücünün farkındaydın üç çocuğunu tek başına yetiştirirken. Çaresizliklerinin krizinde yüreğin örselense de, acıyan yaralarını kanatırken zaman sen sancılı mevsimleri bırakıp bahara dönüştürüyordun.

Her gün kırıklıklarla bölünen yüreğin sağanaklardan arınarak yaşanacak anların güzelliğini seriyordun çocuklarının önüne. Başarmanın ve başardım diyebilmenin en büyük örneği idin. Benim örneğim benim idolümdün.

Eşinin zamansız gidişi hayatının baharına rastlıyordu henüz otuz bir yaşındaydın ve en küçük çocuğun dokuz yaşındaydı. Mücadelenin ortasında yalnız kalmıştın hayat denen çarkın dişlileri arasında ezilmemen gerekiyordu ve daha da güçlü olmalıydın.

Dalgalı bir denizin kıyısına düşmüş gibiydin. Bazen dalgalar boyunu aşsa da azgın dalgalarla baş etmesini bildin. Yüreğinin odalarında sakladın hüznü hep. Gülümsemeler olsa da dudaklarında gölzerindeki hüznü görmemek imkânsızdı.

İçini kemiren hastalığa yakalanman bile seni yıkmadı. Ruhunu saran sıkıntılarını yürek merheminle ve gücünle sarıp sarmaladın. Çürük teknelerle karaya ulaşmayı hep başardın. Yüzyıllık çınar gibisin dalların genişledikçe gölgende oturanlarda çoğalıyor. Üç çocuk ve dört torunun senin yalnızlığını dolduruyor. Ağlama duvarın olmadı senin, herkes kendi köşesine hıçkırıklarını ayyuka çıkarırken sen akıp giden zamanı mutlu eylemenin yollarını aradın.

Ruhunun dinliğinde kırık akşamüstlerinde bir iki damla düşse de yanak yoluna bilirdim ki gidenin ardından duyduğun özlemiydi yanağını ıslatan. Hayatın değirmeni öğütse de zamanı sevgini lokmalara bölüp dağıtmaya devam edeceksin. Kayıp yıkıntılar arasında kalsan da kurulmuş saatlerin gonklarında uyanarak kendi suyunu arayan deniz gibi dalgalarınla yaşamı çoğaltacaksın.

Kardeşinden öte senin büyük çocuğun gibiydim. Başarılarımın altında hep senin imzan vardı. Ben yükseldikçe sen de benimle gurur duyuyordun. Önüme çıkan her engelde tökezleyip düştüğümde elimden tutup kaldırdın, yaralarımı sardın. Daraldığım bunaldığım zamanlarda senin sesini duymak bana huzur ve güven veriyor. Her ardıma baktığımda sen oradaydın güven veren sesini ve desteğini çekmeden.

Benim çocuksu yanlarıma kızsanda senin zıt karekterindim. Sen ağır başlı ailenin hanım kızı ben ise uçarı çocuk ruhlu serseri. Aslında birbirimizin eksik yanıydık belki. Sen olamadığım idolümdün. Sadece senden aldığım güçlü kadın kimliği… Ve bunuda hakkıyla taşıdığıma inanıyorum…

Kökündeki sevgi suyunu dallarına dağıtıp her mevsimi bahar yapacaksın…

Seni seviyorum yeşil gözlü dev kadın. İyi ki doğdun iyi ki varsın ve iyi ki benim ablamsın…

05.10.2012

Fatma Avcı 2
Kayıt Tarihi : 2.10.2012 17:44:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Fatma Avcı 2