Yeşil Gözlerin
Zemheri gecelerinde adını fısıldadım.
Rüzgâr bile titredi o an, ürperdi tenimde.
Sanki senin yeşil gözlerin, tüm kışımı eritti
ve ben o sıcaklığa sığındım, sessizce, çaresizce.
Bir saltanat büyüsü gibiydin.
Her bakışın külleri arasından doğurdu yeni sabahları.
Fırtınalar kopardı içimde, ama sonra rahmet gibi indin
bir tebessümünle, bir sessiz sözünle.
Elimde eski bir albüm, yıpranmış sayfalarında sen.
Solmuş gülüşlerin, yarım kalmış sözlerin…
Ama gözlerin hâlâ ısıtıyor içimi, hâlâ varlığın gibi.
Yanmak neyse, ben onu sende tattım.
Aynalar bile yalan söyler oldu bana.
Hazan çöktü ruhuma, ama sen yine de insaf ettin;
sessizce sevdin, bekledin…
Bir bakışınla sustu içimdeki kış.
Çözülürken kalbim, sığındım nefesine.
Bağ bahçe içinde bir sabah gibi geldin;
kokunla döndü dünya, döndü içim yeniden.
Buğulu perdelerin ardında bir ışık saklı.
Adınla başlar her duamın ilk cümlesi.
Ne fırtına dinler, ne zaman geçer…
Sen varsın hâlâ, kalbimin tek kelimesi.
Hicranın koynunda büyüdü aşkımız.
Her ayrılık biraz daha seni öğretti bana.
Ama sen rahmet gibi indin içime;
Sustum o yeşil gözlerinde.
Her gece yıldızlara fısıldarım adını.
Rüzgâr taşır sesimi uzaklara.
Zemheri biter belki, ama ben hâlâ oradayım,
Yeşil gözlerinde, kaybolan baharlarda;
Ve kalbim seninle dolu, hâlâ seninle.
Kayıt Tarihi : 14.10.2025 11:12:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!