Yeryüzüne karışmış serçeler

Ebrar Yasemin Kurt
17

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Yeryüzüne karışmış serçeler

şimdi cümleye başlarken ellerim bir günahkar gibi
ve kilise kapısında hatta camide ecnebi
zatürre olmuş akrabası ve komşusu ahu ahu bakarken
kim çeker kahrını ablasızlığın bir de arsızken öfke
senin zehir dediğine ben bal peteği tadında yakın
ve sade ve yalın aynı anlamı cümle alemin
biz biraya da düşkünüz şairin kesesinde boldur
bilirsin ki kusura alıştık, sanki ölüm
bunun için kovulmuştur bazen de yoktur.
kadıköyden beşiktaşa değin parmaklarını sıralayan
anlatılmış çocukluk anılarında gibiyim
en üst katına galatanın
sen beni yalnız bırakma çünkü ben
bir kaosta bir gövdende diriyim.
çok müstehcen yazarlarda ve çok müneccim
suratlarda vardı bi geveze çiçek silüeti.
ama karmaşık bahçelerde uzayan başı boş otlar
hiç sevemediğim nalları yeni veya eski hep aynı atlar
ayın hilal hali defterimin son sayfası
ucunu aça aça avcuma gömülmüş kalemim
dertler bi çingenenin sepetine sığamaz,
yeryüzüne karışmış hiçbir serçe tekrar tekrar uçamaz.
sana süreya gibi aşık, nazım gibi çapkın
şiir senden yine kadıköyde nasırsız bi elle
yepyeni, tecrübesiz.
şakır ya bazen insan evinin balkonunda
seyreder gözünün alabildiğine elinde sigarası tüter.
sen şairin öyle çay kokan şiiri,
yüreğinde kefaleti ödenmiş dosdoğru ölüme koşarken
çok şükür deyip de ayağın takıldığı taş gibisin.
kaç kardeş sarılırsa birbirine
kaç kalleş bıçaklarsa birbirini
tüm o peşinsizliğin en bilinçli sihrisin.

Ebrar Yasemin Kurt
Kayıt Tarihi : 29.7.2017 00:43:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Ebrar Yasemin Kurt