Yerlerin ve Zamanların Masalı

Şahbettin Uluat
501

ŞİİR


6

TAKİPÇİ

Yerlerin ve Zamanların Masalı

Azalır,
Ve tükenir türküleri ağaçların.
Asi, gür ağıtlara dönüşür
Silinmeden önce yeryüzünden.

Yenik düşerken,
Yükselen insan türkülerine,

Ormanlar,
Silinirler, Kızılderililerin silindiği gibi,
Doğup büyüdükleri topraklardan.
Kutsallarıyla,
Börtü böcekleriyle,
Dal ve çiçekleriyle silinirler,
Zamana ve mekana kattıkları,
Renkleriyle ve sesleriyle silinirler.

İnsandır gelen,
Doymak bilmez iştahıyla,
Ürettiğinden fazlasını tüketen doğasıyla.

Sıra masmavi gökyüzüne gelir,
Tertemiz ırmaklara gelir,
Saf berrak kaynaklara gelir.

İnsan gelince sıra
Güneşe, ışığa, havaya gelir.

Devran döner,
Bir güz yaprağı olur çıkar,
İnsanla tanışan her şey.

Tanışır,
Elektrik ve petrolle çalışan ne varsa hepsiyle,
Makine sesleriyle,
İsleriyle, pisleriyle,
İnsanların
Yiyeceğinden çok fazlasına aç,
Doymaz nefisleriyle.

Durumlar, kurumlar, ruhsatlar,
Daha fazlasına açılan yollar.

Ve yıkarlar eski tek katlı evleri
Yüksek binalar yapmak için,
Dozerler, kepçeler,
Kalıpçılar, demirciler,
Sabah yedi, akşam yedi,
Güneşi isteyenler götürür,
Gölgedekiler üşürler.
Üçüne, beşine rant kapıları kurulur,
Gürültüsü tozu, kiri
Kalabalıklara ihale edilir.

Ve türküler,
Mutlu ama küçük bir azınlığa kalır.

Üç insan boyu yükselen,
Villa duvarlarına,
İşitilmese de,
Sahipsiz ağıtlar,
Sessiz çığlıklar tırmanır.

Bu acıklı hikaye,
Bugünün olsa da,
Her yer ve zamanda farklı kılıkta,
Yüzyıllardır yaşanır.

03.09.2011 10.15

Şahbettin Uluat
Kayıt Tarihi : 3.9.2011 10:22:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Şahbettin Uluat