yeter artık bundan böyle ağaçları sallamayalım, gökten elma düşmesin
yerçekimi ne demektir ve ne işe yarar, ezberledik nasılsa
yeni dersimiz, bulutlardan yağmur ve karanfili beraber yağdırmak olsun
hiçbir bomba su damlasına ve karanfile, benzemez nasılsa…
* *
Neden halâ gelmedi, yoksa
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Devamını Oku
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Barışa ve umuda çağrı şiiri..Tekrar okumak çok güzeldi..Teşekkür ve saygılarımla..
Yalnız gece değil gündüzde ağlıyor ,daha çok ağlıyor.Çünkü herşey açık ve görünür oluyor.
Çok güzel şiiriniz.
Tebrikler ,barışa bayrak sallamak savaşa başkaldırmak,İnsanlık onurunu ayaklaklar altına alan ne varsa sözünü esirgememek . Murat Yakıcı
kendi derlediğin türkünün sözlerini, unutturdular sahne ortasında
sazının teline vurduğun anda, içinde bir kıyamet kopuverdi ki hiç sorma
oysa yerini aldığın bu meydanda, bu sokaklarda, sevgi ve insanlık adına
söyleyecek ne kadar çok sözün vardı,
emegınıze sağlık hocam harıka dızeler okumak apayrı bır duygu emeginize sağlık .
ve biz düşürdük sonunda omuzlarımızı
önümüzde kısa bir yol var şimdi
avuçlarımızda oyuncak gülüşlerimiz
sızlatır evreni karanfil sanrıları,
üşürüz...
kutladım saygımla,
Değerli şairimiz yalnız sıradışı şiirler yazmıyor,yüreğinin derinliklerinde çağlayan duyarlılığını da şiir dili aracılığıyla dile getiriyor.Bu yüzden sadece tebrik etmekle kalmıyor,takdir ve teşekkürlerimi de iletiyorum kendisine.Saygılarımla...
bir uzak gemi geçer bu denizden, derlediğin türkünün sözleri gelir aklına
dalgalar saz çalar, bir koku yayılır, sıfırlanmış tarih üstüne
sırtını dayarsın gölgesi yüksek bütün ağaçlara, gülümsersin, gülümsersin
birkaç damla yağmur ve dallardan karanfil yağarken üstüne…
Ne kadar güzel,keşke dünya hep dediğiniz gibi olsaydı.
Hiç canlar yanmasaydı.
Susmasın kaleminiz
kendi ellerimizle kirlettik bu dünyayı ve bu halde çocuklarımıza emanet edeceğiz ne yazık ki..kutluyorum duyarlılığınızı ve kaleminizi
bir uzak gemi geçer bu denizden, derlediğin türkünün sözleri gelir aklına
dalgalar saz çalar, bir koku yayılır, sıfırlanmış tarih üstüne
sırtını dayarsın gölgesi yüksek bütün ağaçlara, gülümsersin, gülümsersin
birkaç damla yağmur ve dallardan karanfil yağarken üstüne…
değişik bir uslup, şiire değişik bir anlam ve narin dizeler , tebrikler efendim..
Yerçekimine son elma
yeter artık bundan böyle ağaçları sallamayalım, gökten elma düşmesin
yerçekimi ne demektir ve ne işe yarar, ezberledik nasılsa
yeni dersimiz, bulutlardan yağmur ve karanfili beraber yağdırmak olsun
hiçbir bomba su damlasına ve karanfile, benzemez nasılsa…
****
gökten elmalar yerine yağmur ve karanfil düşsün ...
yağmur bereketi olsun umudun karanfil
neşesi glüşü karanfilin yüzü gülüş gib nasılsa ..
haklısın tedavülden kalktı aslında kıssadan hisse demektir masalların sonunda
bir tekerlemeden ibaret nasılsa ..
bence de ezberi değiştirip senin şiir sözlerini eklesek şiirlerin sonuna :)
kutluyorum ...güzel dileklerdi ...
gerçekten ve biz hala geçmişin gölgesinde kaldığımız süre
içinde az gittik uz gittik dere depe düz gittikle devam eden ...
neyse ...
tebrikler kaptan bence de bulutlardan yağmur samlacıkların üstünde de gözle görülür karanfil olsun kırmız
al benisi olsun diye ki alalım ne demek istediğini :)
**********************************************************************
* *
/yerde bir elma, dokunsan patlayacak/
de ki kendi derlediğin türkünün sözlerini, unutturdular sahne ortasında
sazının teline vurduğun anda, içinde bir kıyamet kopuverdi ki hiç sorma
oysa yerini aldığın bu meydanda, bu sokaklarda, sevgi ve insanlık adına
söyleyecek ne kadar çok sözün vardı,
dinleyen kimseyi bulamasan da.
önce vuslatsız analara ağıt, sonra bütün hasretlere sen ruhsat olacaktın
her çiçekte bin sevgi ve söylediğin her türküde bir güneş olup açacaktın
doğan bütün çocuklar barış adını alacak, önlerinde sen anıt gibi duracaktın
olmadı, yerden o elmayı aldın, patladı,
çocuklarla beraber sen de yandın.
******
çocukların elma diye aldıkları ne yazık ki artık mayınlar silahlar
çocuların gökten düşen elmaları ki bilirim masallar da o kısmı getirince
yada o kısmı eklemsen yada uykuları gelmiştir artık o kısmı söylemeden olmaz dediğimde
kendi çocuklarımdan bilirim ki o elleri boş kalır ... o en uykulu zamanlarında bile masal bitmiştir
o sözleri duymak isterlerdi ... elmaları kafalarına koyar gibi yapardım ..
neyse o günlere gittim çocuk yüzlerinde ki o güşülü hatırladım o en uykulu hallerinde bile ..
ama onun bile tadı kalmadı ki çocuklar artık öyle masallar dinlemiyorlar ki ...
zaten gereç kalmadı gökten düşen üç elmaya .. artık güç gösterisi var güçlü kuvvetli var
güç kuvvet onun hakkını yersen onu öldürüsen
onu bitirisen güç sende de olacak hikayeleri var artık her bişeyde ..
sevgi yok sevginin gücü yok sevgiyi koruma yok ..
ille ateş hattında olmalı ve galip gelmeli
öyle bir dünya çizgdiler bundan sonraki çocuk yüreklere ..
silahların silahların çeşitlerinin konuşulduğu ezbere bilindiği güçlerin ne kadar
silahalara enterge edildiği ... o buz soğununu yüreklere yerleştirdiler ve çocuklarımızda sevgisiz
böyle devam ederse sanırım savaş adı daha çok nüfus kayıtlarına geçecek ...
böyle giderse ne türkülerde ki güneşler ne de çocuk şarkılarındaki güneşlerin anlamı
yanmadan güneş olacak ...
yakında güneşe izleri çıkacak çocuklarımızı bitirdikleri iğrenç tezgahların izleri
güneşi de kirletecekler ki ...
bir ozondur gidiyor da kimse onunun silahlardan olduğunu söylemiyor çocuklarımıza ..
lkimse o silahların o savaş hikayesine ormanlarımın yok oluşuna sebeb olup heryeri kurutup da
buz soğunun mekanları olduğunu söylemiyor mu onlara ...
oysa söylenecekk ne çok sözleri vardı sevgi ve insanlık adına
olsa da bundan sonra o anıt duruşları yıkmak için kollar sıvanmış bekler dünyanın zebenileri ...
kötülük çok yaşa der misali ...
********************************************
/yerde bir elma, dokunsan dünya yanacak/
acının kanallarında, kan rengi akarken çığlıklar sere-serpe, gece başlar
yeryüzü çekilmez hallerde, göz gözü görmez toz duman, gece bile ağlar
şimdi hani nerede, yaprakla süslenecek, kuş sesiyle şenlenecek o dallar
her biri sanki birer cehennem çizgisine saklandı,
yanlarında içi barut kokulu elmalar.
korkulu rüyalar mı sadece, çocukları uykudan ağlayarak uyandıran böyle
her gözyaşında biraz daha parçalanmak, ölüm bu diyecekler dilleri dönse
şimdi ne anlatmalı, nerden başlamalı, hiçbir güzellik yazılı değil defterde
vakit yatsı, mum ışığında yalan da kalmadı,
peki ne yapmalı, bir şeyler söyle.
****** *****************
asıl sorun bu değil mi ne gördüler ki örneklerden ne gördük ki model olarak duran biz insanlardn neyi anlatabiliriz ki
ya da ne kadar başarılı oluruz ki .. . hadi say ki canını dişine koydun ille bu taraf dedin bak gör burda ne var dedin bambaşka
pencereler açtın hadi epsini geçtim mavileri yükledin şiirler hikaye masallarla ..
ama öyle zamandayız ki dediğin gibi vakit yatsı yok bundan ötesi ve mum ışında yalan da kalmadı ...
bulunmalı pes edilmemeli sesler yükselmeli bizler bizlerden önce ki bir önceki daha inceki ..
onların yürek katili bizler olmamalıyız ... sevgisiz bir çocuk kuru bir ağaçtır bence ...
ve artık üzgünüm ama çocuklar izledikleri vahşete bile güler duruma geldiler izledikleri haberlere bile duyarsızlar
ha hepsi öyle mi yok var olanlar var ama var olup da farkında olmayanları da farkında olması için bizler elimizden geleni yapmalıyız
nerde her nerede olursak olalım bu dünaynın sevgi yuvası insanlık yuvası olduğunu aşılıyalım
sevgisiz her bişeyin çiçeksiz meyvasız ağaçlar gibi olduğunu kurak topraklar gibi olduğunu ... şakımayan ötmeyen kuşlar olduğunu
ne biliyim işte bir şeklde anlatmalıyız ...
çekip almalıyız o irin ruh halini çakip almalıyız yüreklerinde ki o sevgisiz ruhsuz robot dünyalarını ..
sımsıcak sevgimizle sarıp sarmalayıp
işte bunun adıdır sevgi bunun adıdır insan ...
insan olmanın en büyük özelliğidir sevgi insan sevgisi ...
ve böyle gösterilir .. demeyi bilmeliyiz .. aşı gibi aşı gibi damarlarına girip yeniden sevginin o gücünü tüm zararlılara
karşı korurur gibi damarlarına zevk etmeliyiz ...
.*******
/korkma, yarın her ağaç dalında bin karanfil açacak/
* *
bir uzak gemi geçer bu denizden, derlediğin türkünün sözleri gelir aklına
dalgalar saz çalar, bir koku yayılır, sıfırlanmış tarih üstüne
sırtını dayarsın gölgesi yüksek bütün ağaçlara, gülümsersin, gülümsersin
birkaç damla yağmur ve dallardan karanfil yağarken üstüne…
Cevat Çeştepe
***
kutluyorum yüreğini yine yapmışsın yapacağını final de olması daha bir güzel olmuş ışıl ışıl güneş açmış
şiirin cümleleri
evet bütün ağaçlar da damla damla yapmuş ve gülüş çiçekleri açacak ...
karanfiller yapacak çocukların üzerine her karanfil onara gül yüzler verecek insan yüzler verecek bırakacaklar palyaço yüzleri
gerçekleri görecekler .. karanfilden glüşler daılacak yüzlerine yüreklerini
ve her biri güneş olacak insanlık üzerine ...
öyle öyle çoğalacaklar ....
koca bir çınar olacak gölgesinde serinliğin verdiği yüzlerinde gülüş sevileri .
*******************
yüne çok çok anlamlı idi yine insan yine çocuklar yine barış yine bizler yine çocuklar
gelecek geleceğimiz aydınlık gülüş çiçeklerimiz ...
geleceğin aydınlık güneşleri ..
içimizi ısıtacak incilerimiz ..
yüreğin dert görmesin Kaptan
selam sevgi duyarlı şair insan yüreğine
Bu şiir ile ilgili 102 tane yorum bulunmakta