"Yenilginin İçinden Geçip Sana Varan Adam"
Bir adam vardı...
Adını anmıyordu kimse, çünkü kimseye kendini tam anlatamamıştı.
Hayatı boyunca azaldı.
Gücünü göstermek için değil, acısını saklamak için sustu.
Gülümsedi çoğu zaman, ama o gülüşün kenarında hep bir yorgunluk kıvrıldı.
Ne çok şey sığdırdı içine, kimse fark etmedi.
Bazı adamlar yüksek sesle çığlık atamaz çünkü;
Onların suskunluğu çınlar kulakta,
Duymayana değil, hissedene sarsıcı gelir.
İnşa ettiği her şey yıkıldı,
Her umut bir enkaz bıraktı arkasında.
Savaşmadı artık sonlara doğru, çünkü savaşmak için neden bulamıyordu.
Kalbi bir harabeye döndü,
Ve o harabeye bile sahip çıkacak bir "ben" kalmamıştı içinde.
Ve sonra...
Bir gün, sabah olmadı o adama.
Gözlerini açtı belki, Ama içinde güneş doğmadı.
O gün aynaya bakmadı, çünkü aynada yüz değil,
Dipsiz bir boşluk görüyordu artık.
Kalkmadı yatağından, çünkü dünya ayakta durmaya değmiyordu. İnsan kendini kaybettiğinde, yastık bile mezar taşına döner.
İşte o çöküşün tam ortasında...
Ne tesadüf diyebileceği bir zaman, ne de umut ettiği bir an.
O kadın çıktı karşısına.
Ne gürültüyle geldi, ne de dokunarak.
Usulca geçti adamın içinden,
Ve onda yıllar önce terk edilen bir kapıyı açtı:
Yaşama isteği.
Ne "yeniden başlayalım" dedi, Ne de "iyileştireceğim seni."
Sadece baktı.
Ve adam o bakışta
Tüm suskunluklarının dilini çözdü.
Kendine bile anlatamadığı yanlarını,
Onun sessizliğinde duydu.
İşte böyle başladı yeniden...
Ne büyük bir hayalle, ne de devrimle.
Sadece bir varlığın, bir kalbin
Onu hâlâ sevilmeye değer bulmasıyla.
Çünkü bazı adamlar yedi kez yıkılır,
Sekizincide kendini değil, Birini severek toparlar.
Ve o adam...
Yıkıntının altından kendini değil,
Kadını çıkarır.
Onunla var olur, onunla kalır.
Ve ilk kez kendini bir cümle gibi değil,
Bir şiir gibi okur.
Hüseyin Erdinç
Kayıt Tarihi : 26.7.2025 00:36:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!