Yeni Bir Gün Yeni Bir Müslüman

Güneşin ilk hüzmeleri
Gün ağarmakta, tan sökmekte
Dünya yeniden hareketlenmekte
Tüm mahlukat uykudan uyanmakta
Serinliğinde sabahın bir yudum çay içer Mehmet
Sonra dışarı bakar dünün tozu kalmış pencereden
Rengi değişmektedir gördüklerinin
Gecenin karanlığında güzelliğini, çirkinliğini
Saklayan herşey birbir aleni olmakta
Bir kuş karşı pencerenin pervazına konmaya çalışıyor
Sanki işe yetişmek için halk otobüslerine doluşan insanlar gibi
Şu karşı durakta sabırsızca bekleşen
Gece uyuyamamıştı Mehmey düşünceliydi tüm gece
Acaba diyordu bu güneşi devir daim yaptıran ne
Bunu düşündü durdu, karanlığa saklanan onca şey
Nasıl gün yüzüne çıkmıştı, güneş nerden geri doğmuştu
Düşündü durdu ama tam olarak bir cevap bulamadı
Ama tam o sırada tekrar kuşu gördü ve aklına geldi:
Kuşçu Selim dedi heyecanla. Evet bizim dindar Kuşçu Selim.
Bu düşündüklerinin elbet dinle bir alakası vardı, çünkü
Kuşçu Selim bikeresinde herşeyi yaratan vardır demişti
E öyleyse bu döngüyü de yaratan vardı.
Sabırsızca Kuşçu Selim'in karşıdaki aktarını açmasını bekledi.
Tabii ki her zaman ki gibi saat tam sekizde açmıştı Kuşçu aktarını.
Hemen indi aşağı ve günaydın Kuşçum, nasılsın? dedi.
Hoşbeş derken hemen sordu soracağını Mehmet.
Dedi bu güneşi, hayvanları, güneşin dönmesini yaratan mı var?
Kuşçu Selim: Var tabi ya olma mı? Seni de beni de o dediklerini de
Bir yaratan var. Var ki biz burdayız ve kulluk ediyoruz.
Ve anlattı, saatlerce anlattı Mehmet'e. Her açığını kapatmaya çalıştı.
Ve Mehmet son bir soru sordu: Kuşçu Selim Görüyor musun
Allah (cc) 'ın hikmeti, bir kuşda, bir güneşde saklıymış;
Saklıymış da ben bu yaşıma kadar görememişim.
İyi ki dün gece bana kandil mi ne birşey dediğin bir mesaj attın.
O sayede bütün gece düşündüm durdum.
Kuşçu Selim: Ya Rabbim sen nelere Kâdîrsin.

28 Temmuz 2010 sabahı güneş ışınlarını dünyaya salmakta iken gönülden bir kaç satır...