Saati yoktur ayrılığın
Kör bir kurşun gibi
Gelip saplanır yüreğine adamın.
Bir tortu gibi
Dalından düşen son yaprak gibi
Ansızın bastıran sağnak gibi
Bir kürekte benden olsun
Dediğin toprak gibi
Saati yoktur ayrılığın.
Söylenenler yalan
Mevsimler de masum en az
Göçmen kuşlar kadar.
Eylül'e isyan
Sonbahara intizar
Hepsi birer parçası
Bu üç günlük masalın
Ve bilesin hüzün gözlüm
Saati yoktur ayrılığın.
Siyah perdeler çekilir semaya
Tüm istasyonlar boşalır
Gülümsersin ansızın
Buruk bir tat kaplar gülüşünü
Ağlarsın.
Başın bir omuz arar
Kaybolur yüzleri insanların
Kepenkleri inmiştir tüm omuzların
Dalgalanır denize çalan gözlerin
Dalgalanır taşarsın
Saati yoktur ayrılığın.
Kayıt Tarihi : 28.3.2010 04:06:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Tahir Öztürk](https://www.antoloji.com/i/siir/2010/03/28/yelkovan-16.jpg)
Hayırlı çalışmalar.
TÜM YORUMLAR (3)