Daha önceleri duyduğum hiç görmediğim,
Söktüm kökünden yüreğimdeki dikenleri,
Hiç yazılmayan mektuplara cevap bekliyorum.
Duvar resimlerimi kurşuna dizmişler,
İşte şafak söküyor kar çiçekleri açmış,
Ama ben hala mahşere kadar düşmanım,
Yazılmayan mektuplarımı saklayan karanlığa,
Gece yürüyor inadına mektup kağıtları simsiyah,
Yaşım kırk katar ikiyle çarp seksen yapar,
Yaklaşan karın habercisi bu ayazlar,
Sırlar, aşklar, ihanetler, intikamlar,
Eksenini yitiren, ölü doğmuş aşklar,
Mutlulukla umutsuzluğun arasındaki yolu,
Bulamayanlar zamanın ortasında kalmışlar,
Hayat pembe-siyah kurgulardan ibaret,
Yılların özlemi, acısını nasıl çıkarırım?
Her gün biraz daha fazla artıyor kalp ağrısı,
Ve sinsi bir korku büyüyor yüreğimde,
Ya seni unutarak başlarsam bir güne,
Kavuşmak ya da kavuşamamak mıdır?
Bu mudur aşk!
Beni neden sevemediğinin cevabını bulamadım,
Aşk beni yeni baştan yaz seni bekliyorum.
Yaktığın ateş sönmeyecek,
Açtığın yaralar kapanmayacak.
Beni çağırıyor bu kent, yer gök, mavi deniz,
Senin sesini duyamıyorum ve çağrını aşka,
Kalbimi kalem varsaydım,
Karar verdim mektup yazmaya,
Rüyalarımda, hayallerimde gelin telleriyle süslü
Mektuplar yolladım sana,
Ne rüyalarına girebildim,
Ne hayallerine misafir geldim.
Bu mektup yazılmış olsa adresine ulaşsa,
Ne fayda kalbine ulaşmayacaksa,
Dinmez ER / Şiirleri / Çeşme / 2019. 03.12 /
Dinmez Er
Kayıt Tarihi : 4.4.2019 23:45:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!