Ahmet Kemal - Yazılar Batının Görünmeyen ...

Ahmet Kemal
2078

ŞİİR


9

TAKİPÇİ

BATININ GÖRÜNMEYEN YÜZÜ

Batılaşma 150 yılı aştı. Batıyı tanıma safhasını henüz idrak edemedik. Üstelik yanlış tanıdık ve aldandık. Batıyı doğru tanıma adına hiçbir şey yapamadık. Çünkü batı kendisini tam anlamıyla ve doğru tanımamızı istemiyor, buna hiçbir şekilde imkân vermediği gibi, elinden gelen tüm yolları kullanarak buna mani oluyor.
Bin bir maske takıyor batı bu baloda. Bize hiçbir zaman gerçek yüzünü göstermiyor. Bin bir surat O. Bir suratla tanınınca öbür suratını takınıyor. Aslında batının suratı da yok, maskeleri var. Bin bir maske batı. Yalanın, hilenin, aldatmanın vatanı batı. Ortaçağda tam bir Frankeştayn yurdu olan batı şimdi bu entrikacı yanını doğuya en çok da İslam dünyasına karşı kullanıyor.
Rönesans’ını İslam âlemine yaptığı Haçlı savaşları sonrası talan ettiği kütüphanelerden kaçırdığı kitaplarla yaptı batı. Bu artık belli. İslam âlemi hiçbir zaman batıyı aldatmadı, ona asla en ufak bir yalan söylemedi. Batı Kalkınma sırrını İslam biliminden aldığı halde hep inkâr etti, yalan söyledi, aldattı, kandırdı.
Batı İslam’dan aldığı bu bilim meyvesini onunla paylaşmadı. Batıyı hep kâfir diye hakir gören Osmanlı uzun yıllar bir elçi bile göndermedi. Yalnızca savaş söz konusu olduğunda savaş öncesi ve savaşsız sulh için elçiler gönderirdi. İlk defa 28. Mehmet Çelebi Fransa’ya elçi olarak gitti. Paris Sefaretnamesini yazdı. Bu kitapta anlattıklarına bakılırsa Mehmet Çelebi de aldatılan kurbanlardan Sadece Çelebi değil tüm Osmanlı’ydı Çelebi’nin şahsında aldatılan. Osmanlı’dan ziyade zavallı Osmanlı aydını, ve idarecisi. Ümera ve Ulema yani. Ulema yanı aydın, cemil Meriç’in tabiriyle intelijansiya zaten aldanmaya hazırdı.
Balolarda ve eğlence yerlerinde gezdirilen Çelebi saf bir Osmanlı aydını gibi hem aldanmış, hem de koskoca bir Osmanlı toplumu ve doğu, İslam âleminin aldanmasına neden olmuştur. Onun içindir ki ilk ıslahat hareketleri hep giyim kuşam ve eğlence ve yaşam tarzına yönelik olmuş, onlar gibi giyinir, onlar gibi yer, içer, gezinir, eğlenirsek kalkınacağımızı sanmış, batının geçirdiği bilimsel kalkınma, Rönesans ve özellikle sanayi devrimi gözden kaçırılmıştır.

Tamamını Oku