Yazı 031 Çok Düşünmek Lazım

Düşünmek lazım!
Ama neyi ne zaman nereye kadar düşünülmesini bilmekte düşünmek kadar önemli bir bilgi olsa gerek.

Amaç, hedef ve sınırı belirlenmeden düşünülen şeyler insana dert ve sıkıntı vermenin dışında bir şey kazandırmayacağı gibi, sahibini umutsuzluğa düşürmekten başka bir işe yaramaz.

İnsan olarak doğru düşünmeyi becerebilseydik, hayatı kendimize zindan edermiydik?

Doğru düşünebilseydik!
Kâinattaki bunca sanat, hikmet, kudret eserlerini tabiat denilen ne olduğu belirsiz şuursuz, ilimsiz, sel gibi akan anasırı erba-a denilen hava, su, toprak, ışık(ısı) denilen dört maddeye havale edebilirmiydik?

Düşünebilseydik!
Özellikle insanlığı düşündüğü zan eden DÜŞÜNÜRLERİMİZ doğru düşüne bilseydi!

Bunca zorluklarına katlandığımız hayatımızı ahretin inkarıyla sonunu SIFIR olan dramatik bir sahneye çevirme çabası içinde olabilirlermiydi?

Hayata anlam kazandıran ve yaşamı, yaşanmaya değer kılan, cennet ve ebediyet müjdelerine bu kadar ilgisiz kalmakla yetinmeyip, bunca kin ve nefretle düşmanlık edebilirlermiydi?

Evet, düşünmek lazım!
Zaten aklın en belirgin özelliği ve veriliş maksadı düşünmek değilmi?

Evet, değerli dostlar ben de, Ünlü düşünür DESCARTESİN “Düşünüyor isem öyle ise varım sözüne”. sonuna kadar katılıyorum.

Çünkü içinde ölümsüzlük arzu ve isteği olan, hiç bir şeyle tatmin ve mutlu olmayan, akıl, mantık, idrak, irade ve ilim, sahibi olup, hafıza ile geçmişe, hayal ile geleceğe bakan bir ruh sahibi için sonuç olarak YOK OLACAĞINA İNANMAK ZORUNDA KALMAKTAN DAHA DEHŞET VERİCİ BİR AZAP olabilirmi diye soruyor ve düşünmek lazım diyorum.

Düşünceyi doğal ihtiyaçların tetiklediği güdüsel bir refleks olmaktan kurtarmak için, hayatın mahiyetini, sonunu ve sonucunu düşünmek lazım.

Düşünce yeteneğimiz ile İNSAN OLDUĞUMUZA GÖRE hemde ÇOK DÜŞÜNMEK LAZIM.