Su dünyanin ne temeli
Yoktur arkadas diregi
Ayakta tutar melegi
Al kalemi yaz hey felek
Kader senden cektigimi
Bana zulüm ettigini
..
Titrekti yüregim. Titrek yüregimle yaz gününde dünyaya ilk adimimi attim. Hersey benim icin cok yeni vede cok degisikti. Herseyi ögrenmeye yeni yeni baslamistim. Cok sicakti o gün. O kadar sicaktiki kimse evde kalamaz oldu. Herkes dag, tas, bayir demeden gezdi ve dolasti. Dogmak ve ölmenin ne kadar aci oldugunu bir an bile unutmus sekilde, hayatin tadini cikarmaya bakiyordu. Biliyorduk bir gün ömrümüz oldugunu. Biliyorduk aksam günesinden sonra ölecegimizi. Biliyorduk bir günde ne görürsek görecegimizi. Herseyin farkindaydik. Dogmak ve ölmenin ne kadar aci oldugununda bilincindeydik. Ama elimizden birsey gelemezdiki. O bir gün icinde ne kadar güzel yer varsa gezerdik. Ben tabiki, yaz gününde dogmanin sevincini tasiyordum. Onca cicekler, onca yesillik...gözlerim bayram etmisti adeta. O kadar cok cicek vardiki, nereye konacagimi, hangi cicekden yiyecegimi sasirmis durumdaydim. Durumuma güleyimmi aglayimmi bilemiyordum. Bir yandan bu durum cok aci veriyordu bana. Bir gün yasamak herhalde en kötü sey olmasi lazim bu hayatta. Ask denen seyi anlamadan ve yasamadan, duygu ne demek oldugunu hissetmeden, üzülmenin ne demek oldugunu bilmeden, hicbirsey görememenin ne kadar aci oldugunu haykirmak istiyordum. Kaderime haykirmak istiyordum. Hayata haykirmak istiyordum. Yasamak istemeyen, ölümü tercih eden insanlara haykirmak istiyordum. Haline sükür etmeyen insanlara, elindekilerle yetinemeyen insanlara haykirmak istiyordum. İstiyordumda, istiyordum...ama hic birisni gerceklestirme imkanim yokdu. Elleri kollari bagli bir sekilde bekliyordum, cünkü bana bir günlük ömür verilmisti.
..
YAPRAK DÖKÜMÜ
Bir yaz mevsimine daha veda ettik. Kırılmaya başlayan yaz ışıkları Eylül sabahının serinliğini getirmeye başladı bile. Hızla akan zaman, 'Baharı Görmeden Yaz Geldi Geçti' dedirtiyor adeta...
Sıcacık yaz aşklarının izlerini yıkayıp geçen yağmurlarla birlikte doğanın rengi de
değişmeye başladı. Yaprakların ağacı, güneşin doğayı, aşıkların birbirini terketmesinden daha acı ayrılıkların yaşandığı bir mevsim Sonbahar. Hastaneler dolup boşalıyor, ölüm oranlarında artış yaşanıyor ne yazık ki. Sağlığımızla ilgili ne kadar bilinçli ve bilgi sahibi olursak, okadar aza indirgeyebiliriz.
..
Yaz doktor
Aç memlekette
Aç çocuklara reçete
Ekmeğe bol sür yağı
Kurumuş kemiklerde alsın balı
Sıtma ishal derken
Sür çocuk yüzlere dalı
..
O ŞİİR BİZİM OLSUN
Aşk ile yananın, dumanıdır o
Öyle şiir yaz ki, o bizim olsun.
Mâziyi, âtiyi; tam kucaklasın
Öyle şiir yaz ki, o bizim olsun.
..
yazma demedim sana
suyu güneşi havayı
yazma doğurgan doğayı
sen yaz gene
balta girmemiş ormanı
içinde kuş olsun kurt olsun
ot olsun yosun olsun
..
Bir yılda dört mevsim değil iki mevsim var,
Ben hiç görmedim, ne yaz, ne de ilkbahar,
Bir güzeli sevdim şimdi mevsim sonbahar,
Bir yılda dört mevsim değil iki mevsim var,
Ben hiç görmedim, ne yaz, ne de ilkbahar....
..
İstediğin kadar şiirler yaz unutamazsın,
Sevdiğin el elinde, elin belinde kalırsın,
O da seni seviyor sevmiyormu sanırsın,
İstediğin kadar şiirler yaz unutamazsın,
Sevdiğin el elinde, elin belinde kalırsın...
..
Bak Ali,
bak bu şiir!
Oku Ali oku,
şiir oku,
ve yaz Ali yaz,
şiir yaz..
..
Bana dargın, küs bile olsan
Anı defterine birşeyler yazmalısın, pembe gülüm...
Ne olur geri çevirme ve yaz...
Beni artık herhangi biri olarak görsen bile
Yine de yazmanı istiyorum.
Senden iyi şeyler yazmanı beklemiyorum
Aklına ne geliyorsa,
..
Bizim buralara ördek
Kaz gelmiyor devlet baba
Yıl mı uzadı, kışlar mı…
Yaz gelmiyor devlet baba
Gelecek diye bekledik
vallah baharı özledik
..
BU YAZ
Aylardan temmuz mevsimlerden yaz
Deniz mavi bulutlar beyaz
Bütün sıcaklığıyla gelmiş yaz
Sensiz üşütüyor beni bu yaz
..
Sensizlik yurduna misafir oldum,
Bir yaz yaktı beni bir de ilkbahar.
Çileyle yoğrulup derdinen doldum;
Bir yaz yaktı beni bir de ilkbahar.
Resmine baktıkça gözlerim dolar,
Hasretin tüketti hazanım solar,
..
Sıcak yaz gününde üşüyorum
Etrafım neşeli kahkahalar dolu
Fakat ben içten içe yavaşça
Günden güne eriyip tükeniyorum
Üşüyorum yaz günü üşüyorum
Ben ben seni çok çok özlüyorum
..
Dile benden dile, ne dilesenki
Gözlerim yoldadır, bunu bilesin
Tek sevdiğim sendin, umut versen ki
Yaz bahar ayları, bana gelesin
Yarsiz dağ yolunu, çıktım son sefer
Esen rüzgarlar da, korkusuz nefer
..
Senin nene gerek be İstanbul'a şiir yazmak,
Sen kaybettiğin sevdan için şiir yaz, ahmak,
Böyle şiir yazarak, kafasını, gözünü yarmak,
Senin nene gerek be İstanbul'a şiir yazmak,
Sen kaybettiğin sevdan için şiir yaz, ahmak...
..
portakal kıyı…bir yaz günü güneş batarken
şehrin bahçeli bir sokağından bakmıştım sana
sulara gömülüp de korsan gemiler…portakal kıyı
dilim dilim soyunup hazırlandın akşama
ah bir yaz daha görsem de
doluşsam kıyılara…
..
konuştur kalemini
mısralara dök içini
yaz dostum yaz
şairim yaz...
..
YAZ BEKLİYORUM - Yaz.... Bekliyorum......
Kısacık yaz istersen, yorulmanı istemiyorum
Mutlu olduğunu, hayat bulduğunu
nereleri gezip, tozduğunu,
iki çocuğunun olduğunu,
adlarının güzel olduğunu
kim bilir belki de özgür ve barış koyduğunu
..
Sanmaki çocukluğumu yaşabildim,yaşayamadım dostum hayatın zorlu dişleriyle mücadeleye altı yaşımda başladım. Hiç unutmuyorum bugün bile aklımda toz almakla başladım çalışmaya kirli ve paslı teneke sobaları silmek zordu inan. Küçücük bedenimle ulaşamazdım boylarına.Sonra fazla dayanamadım berber çırağı olarak yeni bir işe başladım.İlk para kazanmam beni çok mutlu etmişti.Aldığım parayı elimde sıkıca tutaraktan eve gidip anneme teslim etmiştim.Çok güzel bir duygu oluşmuştu evimizde. Hiç unutmam.
Sonra Ortaokul yıllarında yaz tatillerinde kahvelerde garsonluk yapmaya başladım.Hoşuma gidiyordu evimizin bütçesine katkıda bulunmak. Oysa biliyordumki Annemde,Babamda beni mutlu bir çocuk olarak büyütemedikleri için üzülüyorlardı.Sabah erkenden kalkıp gece geç saatlere kadar çalışmam onları üzüyordu. Çok yorulduğumu düşünüyorlar istersem bırakabileceğimi söylüyorlardı. Olsun ben mutluydum. Sonraki yaz tatillerimde kendime bir boya sandığı yaptırarak boyacılık yapıyordum. Parklarda,kahvelerde bazende kaldırım üzerlerinde ayakkabı boyayarak harçlığımı çıkartıyordum. Hiç gocunmuyordum hayattan.Ne yapalım İlahi Takdir böyle istemişti.
İnanın insanın kendi alınteriyle kazandığını harcaması kadar mutluluk veren başka bir şey olamaz. Şimdiki çocuklara bakıyorumda sadece istemeyi biliyorlar. Paylaşmak nedir nasıl bir şeydir haberleri dahi yok. Dünyamız giderek dahada kötü olmaya başladı. Maneviyat,sevgi,komşuluk vs. gibi o güzelim duygular yok olmaya başladı. Ne acı bir şey inanın kendi insanlığımdan utanmaya başladım. Çünkü bu değirmenin dişleri arasında bende varım,oğlumda var. Oysa çocuklarımıza güzel şeyler bırakmak bu manevi duyguları öğretmek küçücük kalplerine iyiliği,yardımseverliği,çevre temizliğini,orman sevgisini öğretebilsek dünyamız çok daha güzel yaşanabilecek yer olur diye düşünüyorum.
Tüm anne ve babalara seslenmek istiyorum. Güzel bir dünya istiyorsak yukarıda bahsetmiş olduğum değerleri lütfen çocuklarımızada öğretelim.
..