A.Yavuz YAVRUTÜRK
6 Ağustos 1970 Yılında Van’ın Muradiye İlçesi’nin Küçükköy’ünde doğdu.
İlkokulu Muradiye ve Malazgirt’te liseyi Muradiye Lisesi’nde tamamladı.
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği Bölümü’nden mezun olduktan sonra
Anadolu Üniversitesi’nde Türkçe Öğretmenliği Bölümü’nden lisans diploması aldı.
Sırası ile Nevşehir, Van ve İstanbul’da öğretmenlik ve eğitim yöneticiliği yaptı.
Halen İstanbul Küçükçekmece Şehit Binbaşı Bedir Karabıyık İlkokulu’nda idareci olarak çalışmaktadır.
Şiirleri ba ...
Mevsim kıştı;
Her bir gün arap atlarına binmişti.
Üşürdük
Buzdağına çarpardı ellerimiz
Nisanda bahar gelecekti
Ve biz
Hani sen gelecektin Van’a, işlerin bitince.
Muç Köyü’nden Kemal Amca’ya gidecektik.
Bir kahvehanenin önünde oturup taburelerde
Dinleyecektik doğaçlama Van şiirlerini.
“Dünyada Van, ahrette iman
Bir not düştü hayatın anlamsızlığına
'Yavaş yavaş delirdim,kimse bunu farketmedi'
Suskun bir kelebek çarptı boğazın sularına
Ertesi gün gazetelerde -gülen- eski yüzü ile
Neydi dostlarının anlayamadığı
Anlatamadığı ne vardı
bir adem yaratmak yeniden
havvasız çırılçıplak
imgelerde kötülüksüz
insan olmak alasından hem de
secdeye çağırmak melekleri
mermer heykelden denize yansıması sanatın
Gözlerimin güzel olduğunu söyleyen tek sen değilsin diyordu kısık gözleriyle bakarken yenilgilerime
Herkes susuyordu gövdesinde iğri gölgelerin
Oysa ben 'hiç' konuşuyordum elifbasıyla zamanın
Elleri yanlarından dökülmüş kadınlar
Elleri yanlarına dökülmüş erkekler
bir adam
yüzünde gerilmiş kaslar
sıkılmış yumruklarıyla sabah
çıktığı eve akşam dönerdi anca
hiç güldüğünü görmedim
kahkaha atmadı bile otuz yıl boyunca
l
Sevmek ölmekti bazen literatürlerde
bazen de dokunmak yasaksız
aşkı anlatırken buskaglia,bileliğiyle
aşka inanmış iki insanın
ayrı tenden çalan iki eli
ben böyleyim işte
bazen hıyar misali,bazen de maydanoz
karışırım her mevzuya lüzumsuz
bazı arnavutbiberi olur acı çalarım dillerde
bazı müsvedde kağıdı gibi buruşturulup
atılırım çöp sepetine
Ben böyleyim işte
çaresizliğinin tabutunu içinde onaran
uluyan öfkesini
dişleyen sabırsızlığını
/ ve bıçak yarasını/
senin gözlerinden kaçak gibi
gelme!
sen hep gitmek için geliyorsun
yüreğimin ayakları çıplak
kılıçlarda oynatıyorsun sevincimi
gelme,
kalmak için değil gelmelerin



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!