Yastığım Olacaksa

Mustafa Kemal Erdoğan
355

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Yastığım Olacaksa

kitap aralarına sakladığım bir kuş idin,
sen kurmuştun ben seçmiştim yerini,
yuvanı bırakıp geçme karşı sayfaya,
bir kanadın kırılır...

boş kalan yuvalarda hiç bir kuş ötmez...

büzülüp kalırsın zamanla,
dalgalı saçların hiç bir denize ilham vermez...

dün için pişman olman kaynatmaz kanadını yerine,
dökülen tüylerin hangi rüzgarların oyuncağı olur bilmezsin,
savrulur durursun yerden göğe,
en sonunda göreceğin bir karış kara topraktır...

kumrulara simit atacak kadar param var cebimde,
kaç kuşun gagasında susam biter bilmezsin avuçlarımda,
şaşalı kafeslerin yoktur değeri mavi gökyüzlerinde salınanların...

Aşk'ı kağıda yazdım anlamadın,
kıvırdın attın
yüreğine çizdim,
yara sandın
gözlerine bıraktığım ateşin dumanında sevgiyi kaybettin...

içinde hissedemediğin duyguyu bir şerefsiz saate sattın...

zaman dilimlerinin hangi yelkovanı akrebi vurduğunda beni aldattın?

görmek istemem şeytanın gördüğü yüzü,
ertesi günü kalmamış gece uykularının sabahı olmasın düşümde,
Allah cezanı vermesin tabi ki,
ahiret daha şiddetli ve daha acıdır nispetinde...

bir bakayım her şey güzel olacak mı? dediğin gibi
bu arada kaçan trenlerin sayısı kaçar elinden,
son vagona da sevgimi bindirdim sığmadı demirlerin içine...

değersiz elementlere negatif yükler eklenir sembollerle,
bir bakışta anlarım insan zengini gözlerimle yüreği,
ayrıştırmak değil göre bana,
ben atan kalbime sorarım dakikada kaç sevgi patlattığını...

yavrun için atmayan küt kütlerin sesi duyulmaz öteden,
beriden yüreğine damlat GERÇEK AŞK'ın şerbetini,
küçükler şekerli şeyleri sever,
nabza göre değil yavruna göre ver fıstıklarını şekerli suların...

aldatma basittir sen zor olanı becer,
kimseye dokunmadan sev sevebilirsen bir ömür,
gözler kömür olmuş,
yürek de benzemiş kargalara,
her alemde tek olabilirsin sen bir alemde yek ol mucize budur...

ben ömrümü geçirdim bir süre önce limandan,
el salladım hayrına kimse dokunmadı sırtıma,
uğur böcekleri bile uçmadı şansıma derken,
minik,bir yürek bıraktı avuçlarıma...

sahi ben nerede yanlış yapmadım da iyilik bıçakları yırttı derimi,
kötü olmanın kolaylığında aşırmadım alın terlerini,
ıslandım,ıslanıyorum sorun değil AŞK için bütün yükleri taşımak...

anlamazdın diye başlayan şarkılara lanet olsun derdim de yok gerek,
anlamayan kısır yüreklerin yuvasında oturulmaz,
başka anlamlarda gözü olanların gözü çıkmasın bana ne,
yürek uçtuktan sonra yuvasından yumurtaları kim ısıtacak ?

tabi ki arkada kalan,
geride kalan,
yürekte kalan,
AŞK'ta kalan,
gerisi tümden yalan...

meyle o gün sarhoş olursun sadece,
sabahına hiç bir şey hatırlamazsın,
yürekle her gün devrilebilirsin içmesini bilirsen...

bir de küçük oldu mu badelerin,
değme gitsin yüreğime ben çok seviyorum yavrusunu yüreğimin...

hadi oradan mevsimlerine bahar aramak çiçeklerin işi değildir,
kırlarından hoşnut değilsen açma topraklarımda,
hangi arı gelse iğnesine aldırmazsın yüreksizsen...

mücehverler içerisinde kalmamış mı sevgi?

sevginin içerisinde kaybetmişsin en büyük hazineyi,
boşuna ovalama çaydanlığı,
cin çıksa da çarpar seni yudumladığın yalan meyler gibi...

AŞK'ın sihirli lambası parlamıyor nedense,
yüreğinle ovalaman lazım minik demirleri,
Allah büyüktür insanoğlu küçük,
yaratırken biliyormuş içindeki cevheri herkesin,
ona göre ruh vermiş kimi O'ndan kimi şeytandan,
edep baki kalmış yüreğinde dansöz oynatmayan tenlerde...

velhasıl kelam olmuş belan,
iyi niyetli şakaların eşşeğe gönderme yapması gibi,
altından semer vurdum
ama
yine nara yine nara...

güneş sana mı doğuyor sanıyorsun her sabah,
pencere açık olsa ne fark eder,
habersiz giren ışıkların aydınlatacağı yer yüreğin kadardır...

tuhaf değil mi? aklına karıncalar giriyor geceleri,
habersiz basıp canını çıkardığın çok bacaklıların sana ahı var,
yuvasına bir tek kırıntı koyamadan toprağa karıştırdığın canlar,
kısıtlı yollarında dev adımların gölgesine yenik düştüler...

can almak kolaydır aldırmıyorsan,
kes bileti kısa bir yol olsun,
dikenlerinde ne kanlar bırakmış umrun değil,
olmasın,
kaynar sular başından döküldüğünde yanar yüreğin...

cehennem de aynı yakıyor dersen aldanırsın,
o da yanmak bu da,
öyle olmuyor azrailin oarağında bıraktığın yüreğinin sesi,
ne zaman dilin çekilip kızgın demirle sırtına vurulursa,
o zaman düşecek sancısı yavrunun,çığlığında...

sevmek,
AŞK,
zor iş falan değil,
yüreğinin gerçek kaynağından su içebilmek kadar kolay,
sıcaktır biraz,
yaz aylarında dolaptan buz gibi suyu kana kana içebilirsin,
serinletir seni,
hararetini alır da yüreğini bırakır mı sanıyorsun şeytan bakışlarında...

ben başka bedene sarılamam ucunda ok misali kuyruk yastığım olacaksa...

Mustafa Kemal Erdoğan
Kayıt Tarihi : 16.3.2018 23:15:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Mustafa Kemal Erdoğan