bir dağ hikayesine yaslar gözlerim ferini
bilirim buralardan ırak geçer gençlik telaşlarım
lakin kalbimin yaşaması gerek
ki ölmenin saflığını bileyim.
Ben bendim.
Sen sendin.
İki yıldızdık
Bilemezdik ezelden 'biz'e hazırlandığımızı.
Ben 'bir' dim.
belki de son şarkı dinlediğimiz
sıyrılıp bir yanı suya yakın korkularımızdan
ağlamaklığı bana düşen.
sana değen
ondan geçen
içimizdeki evham kıvrımlarıyla yaren
Ey Hünkar!
Kaç süvarinin ölümü değdi kalbine
Hangi kılıç kan tadına müptela kıldı seni
Tahtına kurulmuş mağrursun
Ezel ve ebed yitmiş kudretinde
Bu çığıkları savurabilmem için
Bana ses ver.
İçlerinden canı çekilmiş kuşlar
Gökyüzünü nereden bilebilir?
Gökyüzünü bilen ben,
Ey tanık olan aleladeliğime!
beni çırılçıplak hüzünlerle donat.
yağmurların kristalize ıslaklığında alev alan gövdemi
gecenin bilmem kaçıncı karanlığına değin kutsadığımı,
benden sonraki yağmur aşıklarına rivayet et.
/kar ve kan
sen dediğim anların müdavimleri/
bu yol senindir gidecekken sen
bu telaş neden, bu ağrı?
şair.
göğsünde hüznü ve umudu büyütmüş ademoğlu.
…
kah bir iki virgüle denk kudreti.
kah lügati titretiyor bir iki ifadesi
kırık bir menzil,
hayal kalmış terkisinde
gün bir telaş ile biter, esmer çığlıkların arasından.
elleri nikotin kokan adamın gidiş seramonisidir.
titrer sokağın kadınları, nârâları koca gövdeli erkeklerinin kalbinde.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!