şakaklarımda ayazı karanlık kitapların alıp götüren
direkler mezar taşı sanki kent göçüp gitmiş anlamsızlığa
evler sönük içine kapanık genç kızlar hastalıklı
ertelenmiş ölümler dayanmış kapımıza
sokak köpekleri bile ağlıyor zifiri karanlığına gitmelerin
üşüyen sarılıklı camlarda verem halsizliği
zaman teşvik edici yalana
yol kenarındaki
yağmur mazgallarını
kumbara sanıp
harçlığımı atardım
bu yüzden en çok
denizden alacaklıyım.
Devamını Oku
yağmur mazgallarını
kumbara sanıp
harçlığımı atardım
bu yüzden en çok
denizden alacaklıyım.



