Açarım kollarımı göklerde uçarcasına
Seni kucaklarım göğsümde sıkarcasına,
Sevgi coşar bağrımda fışkırırcasına,
Bulut sana varmak isterim.
Yardan uzaklaşamam çıralaşmış kalbim
Hüzranlı günlerde,kalmıştık,yarı aç,yarı çıplak,
Toprak verim vermiyordu,kurumuş çorak,
Çocuklar,ufalıyordu masum yapak,yapak,
M illet çaresiz,her gün düşüyordu,yaprak,
Dinleyin,bu vatan,mideden geçmedi.
Günlerce kendimizden geçtiğimiz,becilce,
Böbürlenerek vardığımız,karanlık gece,
Öyle bir bekleyiş ki tüten aşk selvice,
Tüyler diken olmuş,işte bu aşk dediğin.
Ölüm fermanımı yazan sevgili sar beni,
Ülküsüyle milletini seven hep kucaklayan
Karış karış,durmadan yorulmadan,gezen
İstiklal parolasıyla,halkını dirilten,
Mekke'de cehalet varken,dünya'ya geldi Muhammed,
Güneş gibi parladı,oldu bereket,yağdı bol rahmet,
Nura gark oldu,Muhammedil Emin,şefaatiyle,
Sen alimsin,alemlerin efendisi,sevgili peygamberim.
...
Çocuk yaşında,anasız,babasız,kaldı bi çare yetim,
İstanbul’u fetheden güzel kumandan,
Peygamberimizin müjdelediği, Fatih’im,
Akşemsettin hocası,ağır edasıyla,
Tufanında Kur’an elindeydi Fatih’im.
Yıl bin dört yüz elli üç,kuşatmalar başlamıştı,
Küçüklüğümde çektim ızdırap,kaldım kimsesiz,
Yüreğim burk,kolum bağlandı oldum çaresiz,
Ne uzanan el oldu, uzayan gecelerde sessiz,
Çanakkale ruhu canlanacak içimizde,
Şehitlerimizi yaşatıyoruz,her an kalbimizde,
Ölüm şerbeti içen kahraman Mehmetçiklerimiz,
Doğacaktır üstünüze,hilalle istiklal güneşi.
Ya istiklal ya ölüm parolasıyla,öne düştü asker,
Kızaran öfkemizle,tutuşan gönüller,
Masum dalını eğmiş,gonca gülüz biz,
Biz ki kök salmış çınar ağacıyız,
Asırlardır,kaybolmamış,ün salmışız,
Hainleri çürümeyen ipte sallandırmışız,
Destanlar yazdık,koca çınar adıyla.
Hunlulardan,Osmanlıya kadar asil soyumuz,
Kim bilir kim biline,neçe huyumuz,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!