Kimse kimseyi dinlemez, ama, herkes konuşur, bunun ölüçüsü budur, anlamak değildir derdimiz, yükümüzü
devredecek bir gönüllü tercihimiz. Hiç buluşamadığımız,
buluşmalarda, ne var ne yok ortaya dökeriz, kimse almaz,
geldiğimiz gibi gideriz, her kafadan bir ses çıkar, dünyayı
dünya yapar, bir tatlı esintiyle sarmaş dolaş, rüzgar dinlemişse, başkası boşa uğraş, çek küreklerini engine,
kayıp define yoktur ama, aramadığına kapıyı aç, işte gene
el sıkıştık, kimdi elimi tutan bilemedik, böylece güzellikler
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim