Yaşamım... Şiiri - Oya Erişmiş

Oya Erişmiş
156

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Yaşamım...

Yaşamı, yaşamımı anlamaya çalıştığımdan beri anlamsızlar çoğalıyor.
Zaman yanımdan akıp gidiyor, belki de ben zamanda akıyorum.
Belki de hiçbir şeyin aktığı yok. Gerçek olan şey sanmaktan ibaret.
Anlam arama anlamsızlığında,
Uçsuz bucaksız düşünce ve hayal dünyasında bile aşamadığım duvarların önünde kalakalıyorum.
Her şey hiçe, hiç her şeye denk oluyor bir anda.
Aynı anda ya da aynı an sandığım başka anlarda, başka başka şeyler geçiyor aklımdan.
Geçtikleri şeyin tam olarak aklım olduğundan emin değilim aslında.
Belki de içimden, yüreğimden hatta ciğerlerimden falan geçiyordur.
Ve hatta ben düşüncelerin içinden geçiyorumdur.
Göremediğim bir sis bulutu gibi etrafımı sarıyordur düşünceler.

Ve kelimeler; çok kere söylendikçe yabancılaşan, hislere giydirmeye çalıştıkça dar gelen, hissi sıkan, hissi hissizleştiren kelimeler.
Sonra ya da önce, sıralaması olmayan bir zaman biriminde sanki, birbiriyle ilgisiz ya da öyle gibi görünen ama birbirini tamamlayan şeyler uçuşuyor beynime.
Kitabımın hayali Afrikalı bir kızın elinde duruyor, kocaman gözlerinin karasından kararıyor gök,
Yıldızlar saçılıyor yeni doğan bir bebeğin bakışlarından.
Umut; yok oldukça yeniden doğmakta ısrarlı, kırıldıkça yeniden kurduğum hayallerim gibi.
Bir gül bahçesinde duyuyorum anamın kokusunu.
Gül kokulu, dünyanın hakimi analar.
Savaşları doğuruyor analar, tarafları saklıyor mezarlar.
Gül kokulu bağırlardan kopmuş, barut kokan elleriyle topraktan döşeklerinde uyuyan evlatlar.
Ben hiç savaş görmedim ama çok aklımın bir köşesinde hep.
Çok canlar yandı, çok kanlar aktı.
Kanlar… kan tutmaz beni ama fikri tutuyor belli.
Kanı yerde kalanlar, üstüne basılanlar, bende bastım belki.
Yarama tuz bastığım gibi.
Yaralarım…
Utandığım yaralarım, acılarımın izleri.
Canımın yandığı zamanlardan kalma izler.
Cephede bir ben bir sevdiklerim, silahsız vurmuşlardı beni.
Sevgi arsızı olduğum zamanlardı.
Sonra öğrendim; kalbimden yara aldıkça doğru sevmeyi.
İçimde ukde kalanlarım, geride olsa da bırakamadıklarım,
sinsi isyanlarım, sessiz feryatlarım,
dilsiz sorularım, yalancı avuntularım aktı yaralarımdan kan yerine.
Ölüyordum işte.
Ölen yanım can çekişiyordu bedenimde.
Savaş bendeydi artık, kendi cephemde kendimeydi cephe alışım.
Dirilmek için ölmeyi,
Çoğalmak için azalmayı
öğrendim en sonunda…

(29-06-2008)

Oya Erişmiş
Kayıt Tarihi : 18.3.2011 21:29:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Oya Erişmiş