Dipsiz bir kuyunun kıpırtısızlığında
Yosun tutmuş taşlar gibi kaygandı.
Ve en sonunda düşen bir yağmur damlasıydı
Titreyerek oynaştığım halka halka…
Tek tek tutunup çıkarmaya çalışırken
Bedeninden büyük beynini
Umarsızca fırlatırdı bakışlarını,
Zülfü kimi ayağın koymaz öpem nigârum
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Devamını Oku
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum