Sene 1965, gecenin bir yarısı…
Gezin’de, kerpiç bir evin üst katı.
Duvar dibinde, orta yerinden çökmüş,
Yüzü yıpranmış kalın bir döşek…
Köy, yeni bir varoluşa tanık olmak üzere.
Ailenin yakınları heyecanlı bekleyişin keyfinde.
Fidan gelinin yorgun, ağır bedeni,
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta