Yaralı Ceylan Şarkısı Şiiri - Adem Özbay

Adem Özbay
132

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Yaralı Ceylan Şarkısı

her karanlık seni hatırlatır bana,
hüznünden koparılmış,
kahkaha gibi oluverirsin karanlıkta,
yaşamın bize bakan yanından,
kafilerle serüven peşinde koşanlarına,
adını söyletirsin bize.
her gülüşüne bin tahtı terkettirişin gelir,
içli bir resmin aynaya yansıyan siluetine.
aynada gördüğümüzün,
hep kendimiz olduğunu sanır da,
bir tebessüm bırakıveririz peşinden.
sonra da bize gönderdiğin badem gözlerinin ateşi kalır,
bir dağın yamacına serdiğimiz yorgunluğumuza.
mirasın kıymetini bilmezler gibi oluruz,
ve sana yaklaşırız.
ne karanlıklar gördük bilemeyiz aşka nasıl susanır.
nasıl bir kılıcın gölgesinde,
kehkeşanlarla ateş dansı yapılır.
nasıl bir şarkının en içli yerinde,
keloğlan masalı anımsanır.
bilemeyiz, bilemeyiz ama bir yağmurun,
gözyaşıyla birlikte bir güle nasıl döndüğünü görürüz.

her karanlıktan korkmasakta,
kuşkunun ilacını koyarız heybemize.
hiç bitmeyecek gibi gözükse de,
bir yoldayız o da yeter bize.
her ressam seni oyar soğuk taşlara.
her güftenin ilk notası sen olursun.
ve her şiir usandırır bizi, bilsek de cefanın kıymetini.
her noktada saklanan da sen olursun.
her rengin parlaklığı da sendendir.
sen bizim içimizde büyüttüğümüz yar,
gecenin karanlığında neden kaybolursun.
her kazmada bir aşığın feryadı gizlidir.
yani ferhat'ların... her çölde bir kokun.
yani mecnunların...
fırat'ın kanlı sularında da yitirdiğimiz sensin.
nil'in altın şarısı sularında da.
şimdi ne Süraka'lar koşarda ardımızdan,
atımızı kumdan kurtaranlayız.
alaca bir siyahı vardır her atın,
hep alaca yüreklerde gezer.
işte bizim karanlıktan korkumuz,
bu ata hasretimizdendir.
işte ey gözleri yalnızlık bakan ceylan,
her ırmakta aradığımız senin ağzının kokusudur.
seni asırlardır soranlara,
boyun büküklüğümüz cevap verdi.
seni bir karanfilde koklayanları rüzgarın hışırtısı kaçırttı.
seni bir okyanus yatağından kaldırıp,
aşıklara pervane edecektik.

viran memleketlerin yetimleri seni bizden uzaklaştırdı.
şimdi yaralarımıza sürdüğümüz kokulardan belli,
seni ceninken öldürdük kahkahalarımızla.
seni öldürdük yar,
hiç isyan etmeyen mantar ruhlar ve yüreklerle..
şimdi kapındayız.
şimdi avuçlarımızdaki damlacıklarla,
ve heybemizdeki sümbül kokulu dualarla yürüyoruz.
kaf dağı'nın arkalarına bile düşse yolumuz,
hiçbir hazineye seni değişmeyeceğiz.
ve her şarkıya senin de bir mısranı ekleyeceğiz..
içimizde büyüttüğümüz yaralı ceylan, yiğitlen artık...
“ve güldün rengarenk yağmurlar yağdı
insanı ağlatan yağmurlar yağdı
yaralı bir ceylan gözleri kadar sıcak
yaralı bir ceylan kalbi gibi içli bir sesin var.”

Adem Özbay
Kayıt Tarihi : 7.3.2016 11:18:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Adem Özbay