1
dönersen bir gün
yalnızlar denizine
sana anlatır
o tual
elinde fırçasıyla rüzgar
ah..! ıssızlar denizi
ılık yelli kartpostal
seni adım gibi sevdim
nasıl bırakıp gittin
ayrılığın resmiydi
hüznüme bıraktığın
2
ay içiyordu
bakır kanatlarıyla iki güvercin
sonsuzluktu kadehlerinde akan
sanki uçmak hiç bitmeyecekti
sarılıp öyle kalınacaktı
zaman duracaktı
nasıl bırakıp gittin
ah...! olympos
ateşin şehri
işgalci kartpostal
bir daha öyle sevişir mi sanırsın
çakıl taşlarıyla yıkanan rüzgar
3
kendimi arıyordum
yung dağların da
ne işim var
yung dağlarında
burası Olympos mudur nedir
yağmalanmış bu kent
yüreğime benzetiyor kendini
nasıl bırakıp gittin
yangın yeriyiz zaten
seni hüznüm gibi sevdim
hüznün resmiymiş meğer
o işgalci kartpostal
4
bakırdan tunçtun sen
gözlerin ışıl leylak
bir saçların vardı
kimsenin saçı
endamın kuş cıvıltısı
sözlerin aylak
kolların vardı
bütün çiçek adları
dokunuşların bütün bir yaprak
sararsan ormanları sarardın
seversen yeşil berrak
5
tıka basa ay doluydu gece
tıka basa lacivert
olympos yangın seli
olympos benden berbat
birden tutuştu deniz
bakır bakraç devrildi
başladı büyük talan
kartpostala ilişti
korsanlardan bir gemi
lapinalar balıklar
yakamozları yedi
olympos onurlu kent
yağmalara alışık
teslim olmadan önce
kendini yakan
6
sokağa benziyordun
ülkeye
çıkmaz sokakların
talana hazır
kalabalıklar da yalnızlıktın
hücreler yapıp kendini tutukladın
sevmelerin vardı
gitmeye hazır
7
koşardık dururdu resim
ah..! riva yar
dokunurken karışmayı öğreten
bir soluğun vardı
solukların belası
soluğunki
ılık yele yelliğini kavratan
gittin
şiire girdin
8
Ala geyiktin sen
bulurken kaybedilen
tam kaybetmişken birden
uzaklardan beliren
aşktın sen
zehir zıkkım
zemheriydin
karakış yokken
hep uzak gitmelerdin
talancıydın
9
ülkende mülteciydim
sürgünlere alışık
kentlerin de gezgin
aşkına militan
yaralıydım
kaçıp gitmektim
son kez kanıp
limanına sığınan
dönersen bir gün
yangınlar kentine
'sağ ol geldiğin için'
10
iner kelkit
çıkar kelkit
yung dağına kan verir
yung dağları dayanamaz
kelkitine can verir
kar verir
yeşil yeşil
boğaz verir indirir
taşova ya
yeşil ırmak iner yoldan aşağı
yağız ata biner yağız bir gelin
yaban gülü yaylalara erişir
aşksa aşk
değilse değil
aşktın sen zehir zıkkım
püsküllerin belası
derttin sen
salkım saçak
beter bir gün batımı
yarım kalan şarkıların
yarım kalan tarafı
çığlıkların sessizi
zehir zıkkım
11
usulca ayrıldı gardan
tıklım tıklım ayrılık
yarısı peronda kaldı
yarısı vagonlarda
trende
musluğu açtı adam
peronda suyu öptü kadın
öpüştüler
rayların ışıltısında
adamın gözleri
ışıltıların içinde kadın
istasyonda durdu tren
seviştiler
ah..! sevgili bilesin
giderken
ardına bakmaz trenler
12
kayıyor kompartıman
iki çelik ip üstünde
nereye gider bilinmez
kaçarım senden
ve yalnızlığından
açarım pencereleri
boşalsın diye odam
karlı bahar havasıyla
dolarsın içeri
kayıyor kompartıman
iki çelik ip üstünde
nereye varır bilinmez
13
Hangi kente sığınsam
İstasyondan başlıyor yangın
tutunduğum yerlerden başlıyor
hangi kadını sevsem
bir ucu sen
aşksın sen
yangın gülü
kaybederken çoğalmayı öğreten
14
kalabalıkları kadar
öpüşebilir sokaklar
öpüşebildiği kadar
kalabalıktır insan
hadi gel sarmaşalım
eksilmesin hayat
buluşalım taksimde
nedense orada çoğalıyor insan
15
birden gördüm karşımdan geliyordun
elinde bir adam
bana güldüğün gibi gülüyordun
saçların kısamıydı
uzun değil miydi
takılı kaldım imam adnan sokak tabelasına
ayaklarım betona çivili
gidiyordun beni görmedin
zaten hiç kimseyi görmedin
bütün sokaklar ardından gidiyordu
işportacılar gül çocukları
mefistodan bir ses çıktı ardından gidiyordu
sinemalar çığırtkanlar
bir film karesi ardından gidiyordu
ben bu sahneyi hiç görmedim
takılı kaldım imam adnan sokak tabelasına
ayaklarım betona çivili
kimseler yoktu yalnızdım
sokak çocuklarından yalnızdım
bana güldüğün gibi gülüyordun
bir kurşun sekti birden vuruldum
gül çocukları döndü önce
Mefisto da ki ses dönüp girdi içeri
film döndü karesine
o kızın hıçkıran sesine
çıka geldi tramvay
kimseler yoktu
kayıyordu sessizce tünele doğru
ne sürücüsü vardı
nede yolcusu
yorgundum yürüyordum
gözlerim yoktu
zaten dilimi tükürmüştüm
imam adnan sokakta
ışıklar sızıyordu meyhanelerden
alkol rengiydi akşam
içimde bütün saatlerin bütün zilleri
kompartıman kayıyordu
sürücüsü yoktu
nerde kaldı bu adam
üşüyordum
üşüye kaldım istiklal caddesinde
içimde titreyen zaman
sen
narin bir çiçek gibi aktın taksime doğru
elinde bir adam
sesime bağırdım
kimse duymadı
dilimi tükürmüştüm
imam adnan sokakta anımsadım
belki polisler örseledi
belki sarhoşlar
Mefisto seni ilk gördüğüm yerdi
eskilerden bir ses birden irkildi
'alt kattayım
eteğim mavi üstüm kırmızı'
şimdiki gibi gülüyordun
saçların uzundu anımsadım
yanıma oturdun titreyen sesin
'hayatıma hoş geldin'
şimdi önümden gidiyordun
uzansam dokunurdum
zamanki aramızdaki adam
sesin kucağımdaydı
sen azıcık ötede
uzansam dokunurdum
ellerim yoktu
sözcük yontuyorlardır belki
evde unuttum
aktın kalabalıklarla geceye doğru
eteğin mavi üstün kırmızı
kaybolup gittin kimseler yoktu
dokunuşumu sende unuttum
elindeydi gördüm imam adnan sokakta
adamla elinin arasında
serum gibi akmıştın hayatıma
damladıkça küheylan
ah bahar damlası çıldırtan çiçek
durmadan kokan aşktı
penceremde fesleğen
ilk heceyken aşk
tutup koynuma girdin
tümcelere karıştık sabaha kadar
en derin sözcükleri bulup çıkardın
büyük edebiyatçıydın gülüm
dokunurken karışmayı öğreten
tam yakalamışken birden
nerden çıktı o adam
araya dağları koydun ırmakları
büyük okyanusları
araya doğmamış aşkı koydun
en yakın baktın en uzak durdun
gözlerine korkmadan baktığım kadın
tutup araya adamı koydun
iki kırlangıç uçtu birde su kuşu
güvercinler dönüp durdu hava da
içlerinden birincisi kırmızı
beni en iyi onlar anladı
yanağında olympos incisi
Kayıt Tarihi : 21.6.2007 20:00:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Gülcemal Durdu](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/06/21/yangin-gunleri-destan-siir.jpg)
sen azıcık ötede
uzansam dokunurdum
ellerim yoktu
sözcük yontuyorlardır belki
evde unuttum
İtinayla seçilmiş sözcükler en yalın mısralarla buluşup, duyguları ve yaşamı ne güzel betimlemiş. Muhteşem. Kutlarım saygılarımla
Her bölümü şiir olmuş.
Trende
musluğu açtı adam
peronda suyu öptü kadın
öpüştüler
Kutluyorum.
TÜM YORUMLAR (20)