Funda Kocaevli - Yanar Döner Balkabakla ...

Funda Kocaevli
224

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Cadılar bayramını kutlar gibi oldu artık yaşamlarımız. Her gün ayrı bir balkabağı süsleyip koyuyoruz kapılarımızın önüne. Hatta yüzlerimize de onlardan takıyoruz, çirkin ruhlarımız görünmesin diye. Kimin kabağı kiminkinden büyük, kimin ki daha gösterişli, kimin ki daha çok süslenmiş? Kapıya zilleri de astık mı alın size bir cadı evi. Kabaklara mı acısak, yoksa insanlara mı bilmiyorum. Kabak olmak aslında tercihim olurdu, neden mi? İnsanlar gibi iftiracı ve çıkarcı olmak istemediğimden. Cadılık aslında var biliyor musunuz? Bu büyü işleri masal olabilir ama cadılık insanın yüreğinde var. Ben öyle bir cadı tanıyorum ki, o pis tırnaklarıyla insanı çizmeye çalışıyor adeta. Kendi ayıplarını, eksiklerini ve belki de sahip olamadıklarını örtmek adına etrafına saldıran bir cadı. Kıskanç ve iftiracı.



Bu cadıyı bir balkabağı olarak hayal ettim. Kocaman gözleri ve ağzı, kafasının tam içine yerleştirilmiş bir fener. Haline gülsek mi, ağlasak mı? Kendi kıskançlık ve çıkarlarının ihtiraslarında yeterince yanmıyormuş gibi bir de kafasının içinde bir fener. Bu zavallı balkabağı kafalı cadının hali ne böyle? ‘Acaba o fener orada yanarken karanlıkta kalmış kör yanına ışığı gösterebilir mi acaba? ’ diye düşünmeden edemiyorum yine de. Ben insanım ya da kapı önüne konmuş bir bayram kabağı. Kötü cadının oyunlarını ve her gün kazanın başında sinsice yaptığı büyüleri izleyen,sessizce ağlayan bir balkabağıyım belki de. Ben sarı renkteyim, güneş gibi. Güneşin yeryüzünü aydınlatışı gibi kendi yüreğimi karanlıklardan korumaya çalışıyorum aslında.


Tamamını Oku