YALNIZLAR MEZARLIĞI
Sar diyordu yüreğimi uzakta bir yar,
Geçerken sevda mevsimi şakakta aklar,
Aşk yalan diyor dudaklar,
Kalpte bin inkar,
Bilmem nasıl anlatmalı deli gönüle ,
Yanmanın zamanı geçti,
Artık vakit dar.
Bir sevda kuyusu ki düşen sağ çıkmaz,
Saçları simsiyah kirpikler dahil,
Gözleri bir Umman gibi kaşları sahil,
Yenik düşer nazar eden güzelliğine,
Alim olsa aklı çıkar, döner mecnuna
Uykudan aştan kesilir gelmez kendine.
Bülbüller susar o konuşunca,
Yer, gök. kulak kesilir de tüm sözlerine,
Bir ben duyamıyorum seslenişini,
Bir ben çözemiyorum cümlelerini,
Kulağım sağır, gözlerim kör, dilim lal,
Bir beni çaresiz bırakıyor,
Ondaki bu hal.
Açık kalmış bir pencerenin aralığında, bir ileri bir geri sallanıp duruyor
Biçare yüreğim,
Korniş te takılı kalmış bir perde gibi,
Ne dışarıya ait, nede içeriye,
Işık ile karanlığın arasında bir yerde gibi.
Hele o kahrolası bitmeyen bekleyişler,
Ve ardından, sabahı olmayan
Kapkara bir gecenin çıldırtan rezilliği,
Tüm bunlar yetmezmiş gibi,
Birde, birde kırılan dökülen paramparça olmuş bir kalbin temizliği.
Geçtim artık gözlerinin güzelliğinden,
Bakma, görme beni, tanıma bile,
İster hatırlamıyorum de,
Ne çıkar artık, ister küstüm de,
Yalnızlar mezarına koyupta beni,
Bir kürek toprak'ta, sen at üstüme.
FEVZİ EMİR YILMAZ
Kayıt Tarihi : 16.10.2023 22:36:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!