Uçup gitmenin korkusu varken
Kalbimin kapısını açamam sana
Kuruyup savrulursam yazık olur toprak gözlerine
Zamanın kanlı ufkunda can verirsem
Gizli gözyaşıyla suladığım umutlarımı
Çölleşmiş kalbin senin
Kaybeder yolunu umudun kervanı
Gözyaşı kum fırtınasında kurur yere düşmeden
Sefa arayan cefa bulur yolunda senin
Vefa arayan bela
Kaktüslerin dikeni gönlüne batar
Aşk zamana bindi ben kaldım yaya
Umutlar hayaller mazide kaldı
Nasıl aldanmışım dönek dünyaya
Amaçlar emeller mazide kaldı
Bitmez bir hazine sandım gençliği
Dert etme canım o kadar sen de
Birlikte olmamız kısmet değilmiş
Görüyorsun suç ne sende ne de bende
Bir çare bulmamız kısmet değilmiş
Cıvıltın olmadan bahar imkansız
Nasıl eğleneyim nasıl güleyim
Küsmüş bana çoban neyime bayram
O nazlı güzele sevdiceğime
Olmayınca kurban neyime bayram
Ayağındaki toz parlak altından
Gözyaşının nehrine atmışsan anahtarı
Niye kelepçeledin gözlerime bakışları
Bir baktın mı sürüklüyor beni gözlerin
Bir deniz güya gözler batıklarla zengin
Buldum sandım her derdime devayı
Aşkı bildim sanacaktım az kalsın
Gördüm sanki hayat veren sevdayı
Masallara kanacaktım az kalsın
Çok hasrettim böyle derin uykuya
Kapkara bir kirpik kopmuş elma yanağa düşmüş
Sanki baharda cemredir kızıl toprağa düşmüş
Bir tebessüm dalga dalga yayılır ufuklarda
Zannedersiniz ki hilal al bir bayrağa düşmüş
Kavuşmayı benden daha çok ister
Ağlar iken gülen yorgun gözlerin
Yağmura tutulmuş yangından beter
Ağlar iken gülen yorgun gözlerin
Birbirinden uzak yoldaşlar gibi
Ne kadar güzelsin
Gözlerin dört mevsim bahar
Bereket yağdıran şişkin pembe yanaklar
Ne kadar güzelsin
Kuytuluklardan gelen cıvıltın
sevgili dostum bende yazıyorum nacizane senin şiirlerini de okudum ve okurken bir çoğundan keyf aldım yüreğine sağlık şiirlerini imini kullanarak pay yapacağım