İstanbul'da doğdu. Eğitim ve iş hayatında şehirden şehire dolaştı. Her şehirde yoluna dost, heybesine anı eklese de bir yanı hep İstanbul'du. Duygularını fırçasıyla veya kalemiyle ifade etmeyi seçti. Şimdilerde bir köşe de fırçası, bir köşede kalemi... An'ı ve anılarını yaşamakta.
Şiir gibiydi adın
İnsan sevinince, üzülünce, heyecanlanınca bazen, adını okuyası gelirdi
Önceleri anlamını aradım adının
İstediğim gibi bir anlam bulamadım açıkçası
Sonra ben bir anlam yükledim adına
Sanırım en layığıydı bu mana, adına
sana söyleyecek o kadar sözüm var ki İstanbul
ne daha önce söylenmiş
ne de lallerin atideki kelimeleri arasında değil söyleyeceklerim
bir hayatsın sen İstanbul
çöplükteki en güzel hayat senin bağrındaydı sanırım
surlarının içinden dışına...
aşk ne zormuş be sevdiğim
hele hele aşık olmak
koca dünyada bi başına kalmakmış meğer
içli içli ağlamakmış gecelerin koynunda.
tahmin edemiyor işte insan
bilsem misketlerimi saklamazmıydım bu günlere
Seni gördüm ey sevgili
Kollarımda, dizimin dibinde hemde
Gülümsüyordun birde bana
Hiç bu kadar mutlu olmamıştır, aslı bir rüyada olsa
Seni işittim ey sevgili
Yakalı siyah bir penye
Üzerine geçirilmiş kahverengi bir parke
Ve yine kahverengi, bağcıklı bir bot
Sebep oldu bir yürek yangınına
Yağmurlu soğuk bir gece
Bu virane gonlume tek sebep mi acep
Anlayamamak belayi askin sirrini
Askin anlami sarmasiktir deyip
Beklemekmidir cilvesi seyrederek bu canin solmasini.
Degilmiydin dogumunun ben oldugumu soyleyip
asma bahar yüzünü
dinmesin gülücüklerin
neyse derdin de bana,
ben çatayım kaşlarımı.
yaşartma buğulu gözlerini
Gidenin beklenmediği her gece
Kelimelere sitem yağar hece hece
Anlatılanlar, anlatılamayanlar
Anlaşılanlar, anlaşılamayanlar
Sandıklara koca koca zarflar içinde istiflenmiş tebessümler
Pulsuz, adresine teslim edilememiş dil kırıkları aslında
Payitahtımız olacak seninle geceler
En uzak mesafelerin en ulaşılmaz noktaların düğümlendiği o günlerin geceleri…
Rum diyarının ressamlarının bile mutluluğumuzu tasvirde zorlanacağı senli geceleri…
Vuslat ateşinin dindiği, ayrılık çizgisinin silindiği o geceleri…
Ateşin aşk öyküsünün işlendiği o en güzel geceleri…
Nedir sevmek, nedir özlemek, nedir kavuşmak, nedir yanmak, nedir sönmek
gidiyorum en kıymetlim
sana ve aşkıma hasretle gidiyorum
elimi ayağımı çekiyorum artık senden
elveda demeyide düşünmüyorum
bulandırma sen zihnini böyle kelimelerle
nasılsa ne gidensin ne de kalan...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!