şimşekle bulutun tam ortasında ağlıyor
çocukluğum
ilk önce yere düşen yağmur ölür
tüm kainata yayılan kokusuyla
göğsümdeki sızıyı yeşertir
bütün hücrelerimle itildim kör kuyulara
hangi duvarına sığınsam
bir yakub'a fresk oldu gözyaşı körlüğüm
zaman
yokluğunda soluğu kesilmiş eylül duraksaması
ağıt oluyor akrep yelkovan dansı
takvimleri hissetmiyorum
yaprakları merhametten yoksun
yine de zamansız anılar ve tebessümler
gezinir bağrımda
hangi gülüşünü hatırlasam
alıngan oluyor öteki
sebepsiz üşüyorum utanarak
incitmemek için yüzünü
yağmur kanatıyor belleğimi
O da bazen acıdır düştüğü toprakta
Keşke
her damlası ölümün önünde dursa
rahmetiyle ismaillere kurban olsa
inceden sızmasa annemle benim arama
öksüz kalsın istiyordu her bulut
hangi damlasından kaçınsam
avuçlarımdaydı çocukluğum
öldü,
en son yere düşen yağmur da bıraktı kendini
Kayıt Tarihi : 4.5.2020 23:26:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yağdırdı yağmuru...
Ölen öldü, kalan kaldı... Acılar cabası...
Güzel şiirdi
Tebrikler...
Teşekkür ederim Bekir Bey değerli cümleleriniz için.
Sevgi ve saygılarımı sunuyorum
yaprakları merhametten yoksun..."
Tebrik ediyorum Veysel bey, muhteşemdi!
Teşekkür ederim Funda hanım
Tebrik ediyorum
Teşekkür ederim
yokluğunda soluğu kesilmiş eylül duraksaması
ağıt oluyor akrep yelkovan dansı
takvimleri hissetmiyorum
yaprakları merhametten yoksun"
Bu kısmı çok beğendim. Gerçi bir bütün olarak harikaydı ama burası çok etkileyici geldi bana.
Kutlarım Veysel bey
Teşekkür ederim Sena hanım.
Sevgi ve saygılarımı sunuyorum
Kutlarım Veysel bey, çokça güzeldi
Teşekkür ederim değerli yorumunuz için
TÜM YORUMLAR (12)