Hani vardır ya sabahları demli çayını içer,
Bomboş, o ıslak sokaklarda yürürsün.
Geçersin alçak damlı, küçük evlerin önünden.
Yağmur ıslatmıştır yüzünü.
Usulca yanağına doğru süzülür damlalar.
Trafik lambaları yağmurda kamaştırır gözünü
Geçip gider yıllar zamanlar
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla