Bugün sınav vardı açık eğitimde. Kızım Aslanbey’e gitti annesiyle, ben Umut Tepe’ye. Sabah 7.00 de kalktık. Onların 9. 30 da başlıyor sınavı benim de görevim 8.30 da. Yollarımız ayrıydı. Ben erken çıktım. Yunus’u ananesine bırakacaklardı. Yunus evde kalırım diyor annesi güvenmiyor.
Dolmuşa bindim yer yok. Tansiyonum düşüyor fark ettirmiyorum. Bana acımalarını istemiyorum. Salih Bey oturmuş uyuyor. Uyandırmak istemedim. Arkaya yanaştım. Veli orada oturuyor. Yer vermek diye bir kültürü yok bu gençlerin. Yaslandım sonra da dizlerimin üstüne çöktüm.
Velinin yanındaki yolcu indi birkaç durak sonra. Veli’yle konuşuyoruz. Yurtta çalışıyormuş alım satım işinde. Vakit geçsin diye bir sürü konu açtım. Kardeşi Vedat’tan yaptıkları işlerden, çocuklarından, babalarından, babalarının ikinci evlilik yapıp yapmadığından, dergaha gidip gitmediğinden.
Yol çabuk bitti. Salih Bey son duraktan önce inmiş. Yabancı diller nasıl gidildiğini sordum. Veli bahsetmişti. Besyo durağında gelen arabaya binecekmişiz. Özel arabayla bir bayan geldi. Aynı yeri soruyor. Yarım yamalak öğrendiğimiz yeri tarif etmeye çalıştık. Bizi de alır mısınız dedik biz de oraya gidiyoruz. Biz dediğim iki kişiyiz. O arkadaşı da durakta görmüştüm sordum. Konuştuk yeni tayin olduğum henüz başlamadığım okulda öğretmen. Adı Yusuf coğrafya branşı. Okulu tavsiye etmiyor.
Araba çok dağınık ama dedi pek istekli olmasa da kabul etti. Kendine çok güvenen biri olduğu belli birkaç kere yolu kaybetti. Sis öteyi görmeye engeldi. Yol belirsiz ve hepimiz buraya ilk defa geliyorduk.
İki kez gittiğimiz yoldan geri döndük. Polismiş saat sekizde orada olası gerekiyormuş böyle söyledi. Bu yüzden hızlı sürüyordu. O da işimizi zora sokuyordu. Yolumuza bir danışma çıktı, oradaki güvenlikçiye sorduk. Güç bela varabildik.
Şevki bey göründü. O burada bir öğretim üyesi. Beni burada gördüğüne pek sevinmiş gibi değildi. Oysa nerde kaldı misafirperverlik nerde dostluk nerde. İnançlı insanların inancının gereği bu mu acaba? Acaba ben de böyle mi yapıyorum konuklarıma da aynı muameleye tabi tutuluyorum.
Artık birbirimize iki yabancıyız.
Her ne kadar acı olsa, ne kadar güç olsa
Her şeyi evet, her şeyi unutmalıyız.
Her kederin tesellisi bulunur, üzülme.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta