Çürük vişne tadında reçellerinin yerine,
Suya bıraktığın lekelerden bir gözyaşı ekle
gidenlere.
Turkuaz kelimelerin içinden çık!
Düşüncelerin düşüncelerim arasında sıkıştığında
İnce çizgilerle serpilen yağmurlardan sayısız Gökkuşağı düşüyor ellerimden..
İnsan yanlış bir yerde yerleştiği kalbin üzerine oturup sayıyor,
Hangi fesleğen sever yarasını?
Kaldı ki
Bu gece ben
Çıplak ayaklarımla sevişeceğim..
Nasılsa yalın dillerle yazılan şiirler eklem yerinden kırılıyor.
Turuncu bir düş kuruyorum kendime ..
Zamansız kaygılarımla birlikte,
Kestiğim saçlarım öyle kolay uzamıyor.
Hem, öğlen vakitleri mor şemsiyeler yağmuru giyindiğinden beri,
Uzaklaşıyor yüzün benden, ben gövdemden habersizim..
Arada boynuma dolanan iplerden kurtulup
Soruyorum?
Ah Firuze!
Kaç gölgem var dışa dönük içimde
Kaç siyah yüz...
Aslında,
Korkularımdan çok yeşil bir intihardır bu.
Yada sabahın ilk saatlerinde
Kırk düğüm attığım keşkelerimle anlaşılamaz bir hale geldim..
Üstelik
Berbat kokuyorum..
Kaldı ki
Bu gece ben
Suyun ön yüzüne dökülmüş bir gülle
öpüşeceğim.
Beni dök içine..
Yağmuru unutmam için ..
Çamur yedim..
Özge Özgen
Kayıt Tarihi : 16.4.2020 20:29:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kutlarımmm
TÜM YORUMLAR (1)