Göğsümün göğündesin Ey! Yar
Uzansam da ulaşamam benden sana
Visal kızıl mahşerde yazar
Münferit varlığıma tescildi seni sevmek
Bir o kadar da hiçliğin ismiydi
Dilde terennüm etmek
Çırılçıplak soyunan özleme
Dokun şimdi mesafelerce
Hani o mavilerden sızan
Islak kızılların rahminde büyüdüm
Yıldırım kökünde sürgünüm
Çaktığı yer kadar bil sürgünlüğüm
Suskunluğa susamışlık eşlik eder
Sahra çatlağı dudak
Uykusunda bekler
Gel geç huylu
Haziran yağmurundan medet
Gümüşi mehtap sızması
Dururken yeminli tanık
Serseri rüzgârın ıslığıyla
Sıvanmaz sanılan balçık
Vurulur güneş yüzüne
Zamansızlığın toprağına
Ne tohumlar ekilir
Nadas sabahlarda
Ongun geceler boy verir
O an
Gömerim korkunun içine
Yüreğimde ki sabiyi
Bilirim gömüt olduğu yerde
Karabatak günceden daha güvenli
Çırılçıplak soyunan özleme
Dokun şimdi mesafelerce
Dokun ki
Değdiğin yerde izler
Yolum olsun yeniden
Güneş doğuracağım günlere…
Unutma;
Bir kıvılcım yangına
Bir damla sağanağa hibe
Ve her şey
Nişan vurulduğu aksiyle sabittir
Varsa eğreltilik; ayarın yitikliğindendir
12.07.2009
Kayıt Tarihi : 24.7.2009 21:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)