Yüz Verme İblise Düşer Peşine
Bin Türlü Melanet Açar Başına
Zehirler Akıtır Ekmek, Aşına
Evine Matemler Eker de Gider.
Müşrikler Müslim'i, yoldan saptırır
Tipi'den, Boran'dan Sislendi Dağlar
Uyandı Ağaçlar, Bezendi Bağlar
Sevda'nın Baharı, Serimde çağlar
Sevgiyi Özünden, Az etme Gönül.
Gülşanım sırrına, olunmaz mazhar
Atamız Adem'le, Havva Anadır
Evrildik demenin, ne faydası var.
Dinimiz doğrudan-haktan yanadır
Hükümsüz mezhebin ne faydası var..
Çağdaş medeniyet değilse ufkun
Bu kervan yürümez, Hızır Paşayla
Huzura Varılmaz, Abdal Musa'yla
Geçiyor Ömrümüz, Derdi tasayla
Serim de Metanet, Yel Olur Gider.
Ne durumda dostum köyün ahvali
Yoncalı'nın toprak taşını anlat.
Kim-kime darılmış, kimler davalı
Kaos kargaşanın, başını anlat.
Kardaş yerinde mi, baba ocağın
Memleket ahvali dumanlı puslu
Zalimler zülm eder,Adalet paslı
Şehit'ler Geliyor, Analar Yaslı
Ağıtlar Çalıyor Marşımız Usta.
Feleğin Dönmesin, kırılsın çarkı
Felaketler arttı, yerden semadan
Mahlukat anlamaz, ikaz imadan
Millet uyanmadı düşten-rüyadan
Azap ummanın da yüzen, yüzene.
Bu devri alemin, kaptanı tektir
Bu yalan Dünya'yı eyleyem tarif
Mevsimler bozuldu Ay'da hile var,
Hayvani mahlukat insandan zarif
Nesiller karıştı Kul da hile var.
Yirminci yüz yıl da değişti çağlar
Ülkemin Fıtratı, Yazılmış Kara
Karanlık içinde, eğlenmez yara
Toplumu Düşürdü Ah İle Zara
Tabiat Kükredi Taşıyor Usta.
Çakallar bürünmüş Derviş postuna
Talih Kuşu Kondu, Fodul Başına
Yeminler Eyledi, Toprak Taşına
Mürşidi Kâmil'ler, Düştü Peşine
Rahmetsiz coşuyor Sol Muharrem.
Seçimde Sandalı, Vurdu Karaya
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!