Işıltında buluyorum kendimi her akşam
ve her sabah seni gördüğüm de
şükür ediyorum ALLAH'A seni bize verdiği için.
İşin inat,
gücün inat,
bir gülümsemene değiyor bu kahpe hayat...
kapana kısılmak ya bunun adı
kılını kıpırdatsan kırıyor ömrünü
gık desen,fikrini vuruyor vk.
kapılmışım bir telaşa
fikrim başka ben başka
sayamam toplayamaz çıkaramam
ancak bölerim yüreğimi
her parçası harlanır kor eder beni
gitmek isterken düşerim şehrin esaretine
çocukluğumun hevesleridir sen de bulduğum,
olmayanın eksikliği,olanın noksanlığı,
zaten ben hiç tam olmadım;
Gittiğinde değil,gidiyorum dediğinde başlar ayrılık acım.
Saatler zamandan bihaber kalır,aklımda sadece kızım ve karım..
azalır her gün şehrin esareti,
bilemem hangi gün vuslat
soğuk gelir kış başlar,gün gece olur
döner değişir zaman
elbet yaraya ilaç olur.
Karanlık sokaklardan geçiyorum arnavut taşlar arasından
Tek tek engel oluyor hepsi mayın kalleşliğinde
Bir tek ışık yok pencelerde
Tüm kapılar sırtıma davette
Yalnızlığın ağırlığı çökmüş göğsüme
eskidik mi ne?
artık abilerin yerini amcalar almaya başladı.
gece dışarılarının yerine tatlı horultular
saatlerce hareket halini sınırlı ve sinirli dakikalar aldı.
biz çocukken diye başlayan cümlelerim var artık
sabahları yine uykusuz kaldım hali
ayrılıklar bazen umulmadık olur ya
seninki de öyle işte
geldiğinde ki yerinden
çok daha fazlasını koparıp döneceksin kendi yerine
can acısı ciğer acısı derin bir ah acısı
son bir kez daha arkana bakınca
Olsa ya
hiç yaşanmamış gibi bu hayatı
hadi sadece bir parçasını
alsa bir eskici
ya da bıraksam eski izbe yıkık bir viraneye
kaçsam terden sırılsıklam
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!