Velhasıl Ölmek Şiiri - Enes Furkan Alikaya

Enes Furkan Alikaya
64

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Velhasıl Ölmek

Kenarda duran kalem naz yaptı yine,
Al beni eline de haykır içinde biriktirdiklerini.
Hatırlıyorum, bu kalemi Melis hediye etmişti hatta bu
defteri de.
Hayatıma yeni bir sayfa açmamın ikinci gününde,
Çok güzel insanlar tanıdım,
Ama sevemedim şu hayatın kirli tadını.
Hep bir hezeyan hep ruha bir yara.
Bilsem ki kaybettiklerimi geri kazanmak için bunca acı,
Daha çok sarılırdım hayatın kokuşmuş, merhametsiz
kollarına.
Fakat ben daha yeni yeni yürümeye başlarken ilk tokadını
yemiştim hayatın,
Babam gitmişti,
Zira yaşım çok küçüktü hatırlamıyorum.
Bu gidiş hayatıma hep etki etti.
Eksik büyüdüm, eksik hissettikçe annem koştu yardımıma.
18’ime kadar tek bir kadın hem arkadaş hem anne hem
baba oldu hayatıma.
Fakat bilirsin hayat en haindir,
Arada hayattan yediğim birkaç cılız fiskeyi saymazsan eğer,
18’ime 4 ay kala ruhumun ışıltısını söndüren o darbeyi
yedim.
Hayat o kokuşmuş elleriyle papatya kokan annemi de
aldı benden.
Yetim olmak nedir bilirdim de,
Öksüz kalmayı annemden sonra öğrendim.
Morgun kapısında bekledim,
Üstüne örtülen o yeşil çarşafın kaldırılışını gördüm,
annem kar beyaz bir kadındı, ölümü ona hiç
yakıştırmadım.
Öldüğü gece kıyafetlerine baktım uzun uzun,
Mutfakta yarısı içilmiş bir paket sigarasını gördüm,
Yatağına uzandım ve fotoğraflarına bakıp
hüngür hüngür ağladım.
Annem çok üzülürdü görseydi o yüzden kimse görsün
istemedim,
Ama o günden sonra her gün biraz biraz can verdi ruhum.
Dışı neşe saçan insanların içinde kopan fırtınalar en
baba lodoslara gebedir.
Hep mutlu göründüm,
Çünkü anlatsam tarifi olmazdı.
Ruhu yakan, acıtan, sancıtan fakat öldürmeyen bir acıyı
tasvir etmek zor,
Ve benim alfabemde bu acıyı anlatacak harfler yok.
Hülasa kayıp gitti ellerimden birkaç yıl.
Sonra hayatla takasa girmişiz gibi,
Annemi alan hayat onu verdi bana tekrar.
Bilir misiniz beyim?
Küçükken yolda görüp çok sevdiğin pahalı bir oyuncağı
alamadıkları zaman,
Sadece sus diye esamesi okunmaz başka bir oyuncak
tutuştururlar eline.
Annemden sonra onun hayatıma girişinin en kolay
betimlemesi.
Hani çok seversin, sevişirsin, hayatın o olur, hayatın
onunla olur, o yoksa kalabalıklar içinde yalnız olursun.
Gecenin bir vakti uyandığında ince bir ürperti duyarsın,
sonra yine onu düşünürsün, onunla oldukça
kalabalıklaşırsın.
Öte yandan sevilmek istersin, birine ait hissetmek,
eksik olan yapboz parçası gibi çünkü bilirsin ki bir yere
ait hissedemiyor olmak kirlidir.
Çıkarsız saf bir sevgiye açsındır.
Ben sevildiğimi sandım, bu sanrının gerçek olmadığını
çok sonraları anladım.
O zamanlar zihnimi kör eden bu düşünce kanser gibi
yer etti aklıma.
Şimdi dönüp baktığımda ardıma,
Sayısız ah ve sevilmemiş bir çocuk ağlayarak el sallıyor
bana.
Velhasıl ben öldüm ey cemaat-i müslimin,
El değmeden koyun beni kara topraklara,
Öldükten sonra kirli ellerinizle kirlenmesin kefenim.
El değmeden gömün beni annemin hemen yanı başına,
Sonrası bir Elham üç Kulhu olsun.

Enes Furkan Alikaya
Kayıt Tarihi : 19.5.2023 17:47:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!