Hayat yolu diye başlamıştı yazar söze , bardağında kalmış bir bir yudumluk çayını fark etti sonra aslında çayı özetliyordu hayat yolunu çayın da bir vakti var dedi sonra sıcakta ağzın yanar soğukta tadı kalmaz hem ne diyordu Mevlana boşuna dememiş olmalıydı, herşey vaktini bekler
Hayaller, dostluklar mesala
Bir dost bile yüreğine konuk olmak için vaktini bekler sen üzülüyorsun şimdi üzülme bazen yalnızlık ocağında demlenmek gerek bir dost eli yüreğine konuk olmadan önce yoksa ne anlamı kalır dostun ne anlamı kalır kalabalıkların derdi yazar kalabalıklara karışmak ya da bir dost eli yoluna çıkmadan önce insan biraz yalnızlık ocağında demlenmeli derdi çünkü insan kıymet bilir miydi hiç yaşamadı ki hiç o duyguyu yaşasaydı bilirdi anlardı halden...
Hayaller dedim bide dünyamızın renkleri belki de yolumuza pusula olanlar...
Bir çocuk gibi mızmızlanıp durduğum en ufacık bile umut ışığı göremediğim o günlerde kıymetli bir büyüğüm başımı okşayarak demişti ki bazen olmaz bazen yapamayız bazen önümüze çıkan taş bize engel olur ama biliyor musun o taşlar o engeller olmasa kıymeti kalır mı hiç bir hayalin varsa o yolu tüm herşeye rağmen yürüme cesaretin de olmalı bazen fırtınaya inat yapıp yüreğinde baharı büyütmelisin sen suyunu ver ona sevgini göster gerisi yolunu bulur...
Nida Genç
Kayıt Tarihi : 9.11.2025 12:30:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




yo/l/k/ ıraktı, sapaydı; dardı,
/sen korkarsın dardan/,
ki ah evet,
iç sesler daima parantezlidir;
karanlıktı…,
/sen korkarsın karanlık dardan/
yârdı,
ve
ardı;
seni senden ayrı koyan,
ah;
TÜM YORUMLAR (1)