Kuran’ın gerçeği, Kuran harflerinin Arap alfabesinde kullanılıyor olduğu ile şaşmaz. Bir uzay kıyafeti giymekle uzaylı olunmaz. Eşeğe kitap yüklemekle eşekten alim olmaz. Hazır bununla başlamışken şöyle bir demonstrasyon denemiştim, anlatmaya değer buluyorum:
Baş parmak Arenadan kalma bir vahşet coşkusu, diğer dört parmak da: serçe parmakla Zebur’u, yüzük parmağıyla Tevrat’ı, orta parmakla İncil’i, işaret parmakla da Kuran’ı sıralayalım bir demonstrasyon olarak. Yahudilik beliren baş parmak, yüzük parmağı ve orta parmağı avucunuzun içinde tutun, ne çıkıyor? Bir gölge oynunda ‘Kurt başı’ dikkatimi çekti, böylesi bir anlatıma başlayınca bu tesadüf ile karşılaştım. İlginç buldum. Önce şaşırdım, sonra tebessüm ettim ve düşündüm. Eminim, sizler de düşünüyorsunuz bu ilginçliği…
Ve diğer bir ilginçlikte şu sıralama haliydi, Zebur ile şeytan tanımı olarak dokunduğum parmaklarımı da bir bir açarak: ‘Zina’, ‘fitne-fesat’, ‘kapatma (orospuluk) ’, ‘harem-kerhane’ ve 2000’li yılların belirtisi olarak da sanıyorum ki ‘çocuk pornosu’ alınacak sözlüğe. Bunlar bir sözlük etmez, ama bütün bunlar Yahudiliğin armağanıdır yeryüzüne. Buna ne büyük farklılıktır göz, kulak, burun, ağız ve dokumuzdan sağduyu anlayışını insanlığa emeklemek.
Peygamber efendimizin vefatından sonra ‘ancak ve yine’ millete yılışıyor Yahudi ve dağıtıyor: Hz. Ali sizi seviyordu diyerek Alevilik, Ağalık sizdeydi diyerek Şii vs. ile bölük pörçük böldü ve onları Yahudi ordusu olarak hep yedeğine aldı, ihtiyacına fitneliği eğiterek ve parayı sözüne bedel ederek bölük pörsük kullandığı Yahudi orduları olduğunun utanç halini sanki biliyorlardı gibi, dağlarda, çetelikte, saldırmaya havlatılanlar edildiler, insanlığın yüreği bu kayba ağlıyor, yarattıkları ölüm terörlüğü, huzuru ve refahı yaraladıkları acılardan hüzünleri o kadar derin değil….
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta