Ben , bir kayboluş hikayesi yazdım geçen ,
Geçenleri yazdım , bir benin kayboluşunu.
Yürüdükçe eksilttiğim yolu en çok ,
Yol kenarlarından koparmaya kıyamadığım çiçekleri düşleyerek.
Ben çok sustum dedim , o ilk melodim çalmaya başlarken...
Bağırmak değil bu kusmaktır,
Gözlerimden,
Özleminle.
Her sessizliğin arkasına sığınan o,
O perişan kaybedişim ,
Ah o , beni hep ;
En yüksekte uçarken avlar.
Kendime sığınma telaşı ile tebessüm ettim sana;
Kırgınlığım bir çarşafa bulaşmadı ,
Kara yazımıza bir türkü bulaştı seni düşündüm
Kaçtım senden ,sana doğru.
Senden , sana doğru olana kaçtım,
Aklımın sığmayacağı valizlerle kaçtım,
Üstelik düşmüştümde ,
kaç farklı düşmek varsa o kadar .
Şu ruhumu örseleyen girdabı bırak .
Sabaha karşı çocuk parklarını bırak.
Yarısını hüzün kaplar üşümüşlüğünün,
Bir sıcak bakış için , gözlerini kaçırmayı bırak .
İçinden neler geçiyor biliyorum , bana uğruyorlar.
Kayıt Tarihi : 24.12.2018 22:30:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!