Gözlerin büyümüştür; ıstırapa davettir.
Manasızda olsa, benim bu sevdam,
Sevdamı hiçbir manaya sığdıramam;
Gözlerin sevgilim, acıma kasvettir.
Kuru yapraklar arasından geldin,
Gonca çiçekler arasından gittin,
Seni artık sadece aşk affetsin,
Sevmiştim seni ben,sonbaharda
Kim sever ki seni sevdiğim gibi?
Geçip gidiyorum, bilmediğim sokaklardan.
Topraktan gelen bir koku yakıyor nefsimi.
Sokakta duruyor biri, bir gölge, bir de insan.
Yürekteki kırgınlıklar boğazlıyor bizi.
Belki bir ayrılık, belki de bir ölüm boğuyor.
Güzel sevgili upuzak diyarlardan gelince,
Tan yerinin insana o huzursuzluğu girince,
İnsan kendi gözleriyle kötülüğü fark edince,
İşte bir insanın hikayesi yeniden yazılır.
Kötülüğünün kendinin içinde görünce,
Mısraların altında bir İstiklâl Savaşı,
Kaleminden yükseldi bu milletin feryadı.
Millet aç, susuz; memleketim büsbütün harap.
Bir hilal uğruna neyden vazgeçmedik, Ya Rab?
Bir rüzgar esiyor şimdi, işte soğuk soğuk!
İçimdeki çığlıklar, yakarışlar pek bir boğuk.
Bu dünyadan gelip geçtim ben, vakitsizce;
Ölümümde, yaşamım gibi olacak, sessizce.
Ey yalnızlık, tutacağım senin yakandan!
Sessiz bir havadasın, ey Garibistan,
Susturdular seni, ey Doğu Türkistan.
Biz vazgeçmek nedir bilmeyiz,
Vallahi de Mustafa Kemal’in askeriyiz.
Bir öldükçe Umay bin doğrur,
Hiç merak etmiyor musun,sensiz geceleri?
Hatırladın mı,işlediğimiz günahları?
Ben olsam asla uyuyamazdım,kalpsizlikten.
Hiç daha büyük günah var mıdır,ayrılmaktan!
Sevgilim,ihanetler asla bedelsiz kalmaz.
Keşke Asr-ı Saadet'te doğaydım,
İslam'ın nuruyla aydınlanaydım.
O'nun yüzüne hasret kalaydım,
Kollarında şehit olaydım.
Gül kokusundan düşünemeydim,
Sarığından sakalına süzebileydim.
Karşılıksız sevginin, karşılıksız hediyesi,
Kimsemiz yok, ne anası ne kardeşi?
Ben sensiz, senin sevdandayım.
Ben hâlâ, ayrıldığın sokaktayım.
Sevgisiz âşıkların yurdundayım.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!