üzgünüm baba...
hayatımda ilk defa birini
yüreğimde seninle aynı yere koydum
o da senin gibi seviyor zannetim
sevgime karşılık verir diye bekledim
ama senin gibi sevmedi baba...
üzgünüm baba...
hayatımda ilk defa birini
seninle aynı terazinin bir kefesine koydum
belki o da senin gibi ağır basar zannettim
ama senden hafif geldi baba...
üzgünüm baba...
hayatımda ilk defa birini
seni sevdiğim kadar çok sevdim
ama senin sevgin bölünmezmiş
gözüm körmüş farkedemedim
ama gözümü açtım baba...
üzgünüm baba...
hayatımda ilk defa biri
senden başka biri bana 'canım' dedi
onun canım deyişini senin ağzından çıktığı gibi
değerli ve önemli zannettim
ama o herkese canım dermiş
geç anladım her şeyi çok geç anladım baba
anladım ki baba senin kadar beni kimse sevmemiş
tövbe ettim, yemin ettim baba...
bundan sonra 'delikanlı' olmayacak hayatımda
keşke yanımda olsan baba...
keşke bana 'canım' desen...
bende delikanlı'nın 'canım' demesine aldanmasam.
bütün şiirlerimi bir tek sana yazsam
başımı dizlerine koyup ağlasam
Kayıt Tarihi : 14.10.2004 19:04:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
keşke bana 'canım' desen...
bende delikanlı'nın 'canım' demesine aldanmasam.
bütün şiirlerimi bir tek sana yazsam
başımı dizlerine koyup ağlasam..
Şİmdi daha çok ihtiyacım var ona..
Sevgilerimle
tebrikler
rumuz:tokatlım_ceren
*Mektup Sevgili baba
Bugün sen gideli epey olmuş hayatımızdan,toprağına karıştın mı bilmiyorum ama buralar sensizliğe alıştı gibi sadece sensizliğe alışmayan büyük bahçemizde ki –hani hep derdin ya- biz kim için çalışıyoruz diye.Bende salak gibi hep derdim bana ne ya diye.Sen haklıymışsın baba anladım en sonunda.Bak gördün mü yine konuyu saptırdım sen şimdi gene lafı geveleme diyeceksin en iyisi sen kızmadan bana direk söze gireyim.İşte baba sensizliğe alışamayan o bahçemiz kan ağlıyor.Senden sora kimsecikler su vermemiş bahçenin güllerine,hani bir keresinde bana kızmıştın kulağımı çekmiştin yalan söylüyorum diye.Bende sana kızıp hani çarşıdan aldığın yeni kiraz fidesini kırmıştım,senin için cızlamıştı,korkudan iki gün amcamlara gitmiştim.Ve sen yine o ağaca can vermiştin sevginle.Şimdi o ağaç diyor ki ben yazı yazmayı bilmiyorum babana selam söyle benden diyor…
* Evet baba
Bir de sensizliğe alışamayan biz varız annem ben ve kardeşim.Bir araya gelince alışmış gibi rol yapıyoruz ama bir bilsen gerçeği.geçen annemi gördüm resmine sarılıp ağlıyordu sessizce tutamadım kendimi bende ağladım hüngür hüngür.Sonra bir baktım ki kardeşim bana sarılmış o da ağlıyor.
*Evet baba
kardeşim en sonunda ağladı ,artık ölsem de gam yemem.Ben sanardım ki bu çocuğun göz yaşı yok ağlamayı unutmuş hatta bazen bu acaba insan mı ?diye düşündüğüm çok olmuştur…Meğer boşaymış gereksiz doğaçlamalarımız bunu anladık!
* Yiğit babam
Oralar nasıl diye soramıyorum.İçimden de gelmiyor açıkçası,keyfin keyiflidir diye düşünüyorum.He bu arada senin küçük tosunun Enis okula başladı.huko amca ne zaman dönecek diyor tatilden,bilmiyor daha gerçeği yoksa yıkılır biliyorsun… Okulun en zeki çocuğu şu an öğretmenleri Allah Allah ne akıllı çocuk diyor… Beni sakın sorma babam Ben gene aynı işte boş işlerle uğraşıp duruyorum.Adam olur muyum onu da bilmiyorum.Takılıp gidiyorum işte ama annem’e yardım ediyorum bıraktığın saltanat’a elimden geldiğince layık olmaya çalışıyorum. Baba nedendir bilmiyorum ama ben daha fazla konuşmak istemiyorum.son olarak senin aramızdan gidişinin 52.günün de yazmış olduğum Babalık Saltanatı adlı şiirimi sana okumak istiyorum anlarsın heralde beni… İyi dinle sana layık mı bilmem ama dinle gene!dinle karayağızını….
-Babalık Saltanatı--
Elli iki gün oldu bugün
Bedeninden ayrı
Sen kim bilir çürüdün!
Kim bilir nur
Yada ateş yolunda yürüdün!
Baktım ağlayarak resmine
Ve sen sadece oğlum dedin!
Sadece gözyaşını içine saklayarak
Tıp ki seni
ellerimle toprağa verirken dediğin gibi
Bir tek –baba- dedim sana
Ve sen sadece oğlum dedin!
Dudaklarımda adın hep yarım kaldı
Sen içimde hala ölmedin!
Ne sen beni tanıyabildin!
Nede ben seni!
Ama sen!
Babalık saltanatını bana bıraktın
Ben ise gölgende bir oyuncu…
Seni Çok Özledim Baba
Sezer Çalışkanoğ
TÜM YORUMLAR (13)