Zühre Yıldızı Adlı Antoloji.com Üyesinin Hakk ...

  • Zühre Yıldızı
    Zühre Yıldızı

    11.07.2012 - 11:36

    ÜZÜMDEN ŞARAPTA (haramdır yuva yıkar) OLUR SİRKEDE (helaldir şifa verir) ÜZÜM ŞARAP OLURSA SUÇLU KİMDİR ÜZÜM MÜ

    ALLAH TİN SURESİNDE DER Kİ

    1- Andolsun incir ve zeytine,

    2- Andolsun sina dağına,

    3- Andolsun bu güvenli Mekke şehrine,

    4- Biz insanı en güzel bir şekilde yarattık,

    5-Sonra onu aşağıların en aşağısı kıldık.

    6- Yalnız inanan iyi işler yapanlar hariç. Onlar için kesintisiz bir mükafat vardır

  • Can Pınar
    Can Pınar

    31.05.2012 - 05:47

    Bir yıl daha bitti, ama sakın üzülme zaman çabuk geçiyor diye... Unutma ki herkes aynı şeyi yaşıyor. Bu yılın sonunda geriye baktığında umarım 'harika bir yıldı' dersin.. Tüm dileklerinin gerçekleşmesi dileğimle.. Nice yıllara...

    [email protected]

  • Tuncay Kul
    Tuncay Kul

    27.04.2012 - 12:15

    ELİF LAM MİM
    Akl-ı A’ma ya bir his kapladı Elif’im ile,
    La mekanda dillendi Elif’im ol Lam ile,
    Mim oldu gözlerimin nokta-i nakurunda,
    Yaklaştı ve sarktı Elif’im ol Nur’umla…

    Zat’ımla Sıfatımla tek oldum Elif’imde,
    Allah’ın müsemması göründü gözüme,
    Lam ile aktı Elif’im Nur-u Muhammed’e
    Mim ile nokta-ül beyan oldum Elif’imde

    Bahr-ı Harabe
    (t.KUL)

  • Tuncay Kul
    Tuncay Kul

    26.04.2012 - 12:34

    Kelam-ı Tevhid’i LAL eyle ey gönül;
    Hanif yüreğinde bir HAL olayım…

    Alem-i cihANımda bul beni ey gönül;
    Gördüğün yegane NAZar olayım…

    Mirac eyle beni Küre-i A’la’ya ey gönül;
    NUN içinde, HAYY ile bir MİM olayım…

    Küre-i A’la yı zerrem eyle ey gönül;
    Cem-i KÜLliyende tek bir NUN olayım…

    Nefes-i Rahmanı Bahr-eyle ey gönül;
    Arş’a İstüva eden has NUR olayım…

    Muradını Zat’ıma risal eyle ey gönül;
    Gönlünü var eden bir tek HİS olayım…

    Dile KÜN ile bendeki Mahmud’u ey gönül;
    Zat’ından Zat’ına MURAD-ı ziya olayım…

    KenDİNi BENde öyle unut ki ey gönül;
    BULu”NAMAZ” bir A’MA olayım…

    SİN’dir Beş Alem-i A’MA’yı ey gönül;
    Siyret-i HU vechinde İNSAN olayım…

    Kabe’mde Kıble-i GAYB et ki ey gönül;
    OL Bahr-ı A’MA’da Bahr-ı Muhit olayım…

    Siyret-i San’imi öyle SIR eyle ki ey gönül;
    Her NEFESte Kenz-i Bahr-ı Harabe OLayım…

    BaHR-ı HaRaHe
    (t.KUL)

  • Tuncay Kul
    Tuncay Kul

    12.03.2012 - 11:45

    Hayatım bir ince hattı Elif idi,
    Belki her anım ol Elife bir gönül idi,
    Zatımla buldum ilmi geldim sana,
    Amma bir buldum, bir kaybettim Elif’im…


    Seni aradım ben gönülden sonrasını,
    Sana varmak idi ol gönlümün hamdı,
    Hamdın hamdı ile mahsarım sana,
    Amma bir sendin, bir bendim Elif’im…


    Yedi sema ile şuurumda hatmetti,
    Hatm-i Meratib yolunda hep zikretti,
    Gönül feyzi ile sonra Elif oldum sana,
    Amma bir vardın, bir yoktun Elif’im...

    tuncay kul

  • Zühre Yıldızı
    Zühre Yıldızı

    11.01.2012 - 15:38

    Uzun zaman önce, dünya yaratılmadan, insanlar dünyaya ayak basmadan önce,

    iyi huylar ve kötü huylar ne yapacaklarını bilemez vaziyette dolanıyorlarmış.

    Bir gün, toplanmışlar ve her zamankinden daha sakin oturuyorlarken Saflık ortaya bir fikir atmış:

    'Neden saklambaç oynamıyoruz? '

    Ve hepsi bu fikri beğenmiş, ve hemen çılgınlık, bağırmış:

    ‘’Ben ebe olmak ve saymak istiyorum, Ben ebe olmak istiyorum! ' ve başka hiç kimse Çılgınlığı arayacak kadar çıldırmadığı için, Çılgınlık bir ağaca yaslanmış ve saymaya başlamış, 1, 2, 3....Ve Çılgınlık saydıkça,iyi huylarla kötü huylar saklanacak yer aramışlar.

    Şefkat Ay'ın boynuzuna asılmış;

    İhanet çöp yığınının içine girmiş;

    Sevgi bulutların arasına kıvrılmış;

    Yalan bir taşın altına saklanacağını söylemiş ama yalan söylemiş çünkü gölün dibine saklanmış;

    Tutku dünyanın merkezine gitmiş;

    Para hırsı bir çuvalın içine girerken çuvalı yırtmış.

    Ve Çılgınlık saymaya devam etmiş, 79, 80, 81, 82.....

    Aşkın dışında bütün iyi huylar ve kötü huylar o ana kadar zaten saklanmış.Aşk, kararsız olduğu gibi, nereye saklanacağını da bilmiyormuş..

    Bu bizi şaşırtmamalı çünkü hepimiz Aşkı saklamanın ne kadar zor olduğunu

    biliriz.Ve Çılgınlık 95, 96, 97... ya gelmiş ve 100'e vardığı anda, Aşk sıçrayıp güllerin arasına girmiş ve saklanmış.Ve Çılgınlık bağırmış:

    'Sağım solum sobedir, geliyorum! ', ve arkasını döndüğünde, ilk önce

    Tembelliği görmüş, o ayaktaymış çünkü saklanacak enerjisi yokmuş. Sonra Şefkati ayın boynuzunda görmüş,ve İhaneti çöplerin arasında, Sevgiyi bulutların arasında, Yalanı gölün dibinde, ve Tutkuyu dünyanın merkezinde, hepsini birer birer bulmuş, sadece biri hariç.

    Ve Çılgınlık umutsuzluğa kapılmış, en son saklı kişiyi bulamamış, derken

    Haset, bulunamadığı için haset duyarak,Çılgınlığın kulağına fısıldamış:

    'Aşkı bulamıyorsun, O güllerin arasında saklanıyor.'Ve Çılgınlık çatal şeklinde tahta bir sopa almış, ve güllerin arasına çılgınca saplamış,saplamış, saplamış, ta ki yürek burkan bir haykırma onu durdurana kadar. Ve haykırıştan sonra, Aşk elleriyle yüzünü kapayarak ortaya çıkmış, ve parmaklarının arasından gözlerinden iki sicim gibi kan akıyormuş, Çılgınlık Aşkı bulmak için heyecandan Aşkın gözlerini çatal sopa ile kör etmiş.

    'Ne yaptım ben? Ne yaptım ben? ’’ Diye bağırmış.

    'Seni kör ettim. Nasıl onarabilirim? ' Ve Aşk cevap vermiş,

    'Gözlerimi geri veremezsin. Ama benim için bir şey yapmak istersen, benim kılavuzum olabilirsin.'

    Ve o günden beri, Aşkın gözü kördür ve her zaman Çılgınlık yanındadır...'

Toplam 6 mesaj bulundu