Ülkü Atçı Antoloji.com

Sevgili arkadaşlar kimseden msn adresi,tel vs...kabul etmiyorum bilgilerinize! ! ! ! Burada sadece bana dostane msj atacak arkadaşlar msj yazsın gerisi cvplandırılmayacaktır Farklı bir olgu düşüncesinde değilim ve bu doğrultuda hareket edilmesini rica ediyorum saygılarımla,GEBZELİ ŞİİR SEVENLER GRUBUMUZA TÜM GEBZELİ ŞAİR ARKADAŞLARIMIZ BEKLİYORUZ KATILIM İÇİN ŞİMDİDEN TEŞEKKÜR EDERİZ! ! ! DÜĞÜNÜNDESiyah papyon,beyaz gömlekÜzerin de simokinGülümsüyordu gözlerinDans ediyordun sevdiğinleÖyle burulmuştu ki kalbimBir zamanlar gözlerin gözlerimde,Ellerin ellerimde dans ediyorduk seninleCamın ardından puslu bir gecenin perdesinde izliyorumŞimdi yanan ışıklar üzerinde raks ederkenBen ise karalar bağlıyorumBirkaç damla yaş süzülürken gözümdenGelen geçen sordu bir şey mi oldu diyeYok bir şey yağmur yağdı üzerimeIslatmıyordu sağanak bedenimiYüreğimdeki ateşi söndürmeye yetmiyorduSüzüldüm karanlığın içersinde koşar adımlarlaKahrolmuşluğum her an aklımdaYalanlarla yoğrulmuş bir sevda masalındaBir diğeriyle buluşmuştu nikah masasındaGeri dönmek geldi içimden birdenParmağımda sevgililer gününden kalma yüzüğüİşte ellerin başkasının ellerinde takıvermiştimSevdiğinin parmağına kendi düğünündeSen ise şaşkın bakakalmıştın banaBen ise gülüp geçmiştim sizeBir tanıdık dedin şimdiki sevdiğineBen ise kırık bir tarak gibiGidi vermiştim aşkın ilmiğindeRüzgar uçurmuştu saçlarımıSessizce için için ağlıyordumMasal gibi bir an beklerken sendenÖlüvermişti her şey senin düğününde…05/02/08 ÇarşambaGÜNEŞİN OĞLUGÜN YAVAŞ YAVAŞ KEPENKLERİNİ İNDİRİYORDU.PERDELER ÇEKİLİYOR,IŞIKLARI YAKILIYORDU EVLERİN TEKER TEKERBİR TEK BENİM PERDELERİM ARALIKTIGÖKTEKİ YILDIZLAR KADAR AYDINLIKTI EVLERUZUN UZUN BAKTIMKİM BİLİR NE ROMANLAR NE HİKAYELER NE GÜFTELER YAZILIYOR,RESİMLERÇİZİLİYORDU MİLYONLARIN HANESİNDE..SESSİZCE İZLİYORDM GÖKYÜZÜNÜO GÖKTEKİ EN PARLAK YILDIZMIYDI BENİM OLAN? YA KAYIP GİDECEK GÖKYÜZÜNDENYADA KONACAKLARDI AVUÇLARIMAGEÇMİŞE DALIYORUM; KEŞKE BÖYLE OLSAYDIYOK YOK BÖYLE DAHA İYİ,KENDİMLE KONUŞUP MUHASEBE EDİYORBİLANÇOSUNU KARI ZARARINI HESAPLIYORDUMÇAY KAHVE DERKEN ÖYLECE VAKİT GEÇMİŞTABLANIN İÇİNDEKİ İZMARİT SAYISINDAN ANLIYORUMAMA HALA UYKUM YOK! İZLİYORUM,BEKLİYORUM NEDENSİZCE...KALP ATIŞLARIM HIZLANIYORGECE GÜNDÜZE DEVRETMEYE BAŞLAMIŞEZAN SESİYLE HUŞU İÇERSİNE DALIYORUMEZBERİMDEKİ TÜM DUALARI SIRALIYORUMPENCEREMİ AÇIP GÜNEŞİ SELAMLIYORUMBİRDEN KAPI SESİYLE İRKİLİYORUMŞAŞKIN ŞAŞKIN BİR KAPIYA BİR DE GELENE BAKIYORUMUZUN ZAMANDIR SEVDİĞİM GELMEYECEK DEDİĞİMHAYATIMA GÜNEŞ GİBİ DOĞAN GÜNEŞİN OĞLUNU SELAMLIYORUM... 22/01/2008ÜMİTSİZHİÇ SEN YAŞARKEN ÖLMEK NEDİR BİLİRMİSİN? KANAYAN ELLERİNİ TUZA BASTIRIP,ACININ IZDIRABIN RENGİNİ GÖRÜRMÜSÜN? YA GENCECİKKEN KENDİNİ ÇOK YAŞLI HİSSETTİREN NEDİR ANLATIR MISIN? BEYAZLAŞMIŞ SAÇLARINDAKİ SİYAHLARI ARAMAYA ÇALIŞIR MISIN? GÖZLERİNDEKİ YAŞLARI ANLAMASINLAR DİYE HİÇ KAHKAHAYLA GÜLER MİSİN? İŞTE SON PERDELİK BU OYUNDA BEN BUNLARI YAPTIM SEVİNİR MİSİN? SON YAPRAKTek umudum bu son yaprakEsmesin rüzgar deli,deliÖmrümün bu son demindeBir tek ben miyim deli…İlk bahar geldi çattıNe çiçekler açtı ne dallar yeşerdi.Kalan tek yaprakYoksa o ben miyimBir rüzgara kaldı o iş…Dert neymiş keder neymiş..Hiçbir şey sadece her şey tükenmiş.Yalnız tek başına çaresizPencereden baka kaldım öyleceO gencecikken yaşlanmış ağacaBelli ki o da çekmiş.Ne güneş görmüş ne de sevgi? Kala, kala tek bir yaprak..Ha düştü ha düşecekBelikli son çaresi,can çekişmekteKökleri ona ihanet etmekte.Ağlıyordu sadece için,içinGülmüyordu artık yüzü.Kararmıştı gündüzü..Ne olmuştu kim onu bu hale getirmişti? Kim bilir belki oda benim gibiUmutların kör kuyusuna düşmüştüArtık yalnız değilsin dedim.Koştum yanına ona sarılmak istercesineÇok acı son yaprağını da dökmüştü..Bir dostu olduğunu dahi bilmeden,hayata veda ederek sessizce ölmüştü.O an iki damla yaş süzüldü gözlerimdenTek umudumu da rüzgar alıp götürmüştü.Boğazım düğümlenmiş,ağlamaklı,Birkaç mısra dudaklarımdan döküldü.Yok olan ümitlerim haykırışlarımdandır..Sonra öylece yürüdüm..Artık rüzgarın kırbaç gibi yüzüme vuransert ıslığını da duymuyordum.Kendimi öylece bırakmıştımHoyratlığın kollarınaArtık ağlamalar,haykırmalar boşunaKalakalmıştım tek başımaTek dostum da gitmiş,yaşam benim için bitmişti.Öylece serildim nemli toprağaAna kucağı gibi,yumuşak..Duymazlıktan geldim kötülüğün çığlıklarını..Anlamazdan geldim sözleriniEbediyete dek dost kalacak,belki bir gün kavuşacaktıkArtık bir ben ve kuruyan köklerine sarılmış ellerim vardı.Ne başkası ne de ölümDostluğun ebedi olduğunu bilenBir tek şahit tanrıydı…MASALBir masaldı bebek yüzlüm.Bir masaldı geçmişten günümüze aktarılanTartışması güç olan gerçekler,midemizi bulandıranHiçlik trajedi sinden koparılıpGünümüz komedisine aktarılan.Beyaz perdenin açılmasıAlkışların o muhteşem tufanıSel gibi insan akışında mahşeri andıranFlüd ün o güzel melodisi ile irkilenMeleklerin temasını isleyenRuhların gök yüzüne yükselmesiBelki de bembeyaz yüzlerin gülmesiİçten gelen sadakat rüzgarıylaTüyleri diken,diken edenSoluk alışlarıTıpkı bir mabedinHızla çarpan kapısıyla hızlanışıBeklide o anki mutluluk hissiyle coşmasıİsyankar bakan o mağrur gözleriyle,Bir şeyler anlatan tatlı ama,Mağrur biraz da kinayeli konuşmasıBeklide beni kendine çeken şey bu.Ebedi mutluluk bu.Masallarda kaldı artıkGeçmiş zaman bahar,yarınlar yalan,Ömürler artık kazanın dibindeSon fokurtularıyla kaynayan kine dönüştü.Zanaatkar ellerle kalplere nakış,nakış işlendiNamerdi merde,merdi namerde etti muhtaç.Her yerde aldı bizi içine kıskaçYengecin anatomisi gibi…YAŞAMAKYaşamak var olmak iseVar olmak yas tutmak iseBen karaları doğduğum gün bağladımGeceler siyah ise siyahlar,Karalar bağlamışsa ben gece görmedim..Mutluluk yüzünde tebessüm oluşturuyorsa,tebessüm güzelliği gösteriyorsaBil ki ben hiç güzel olmadım..gözleri pırıl,pırıl,saçları ipek,ipekyanakları al,al neşeli insan oluyor ise bil ki ben hiç insan olmadım..hak etmediğim bir dünyada nasılyaşanır bilemedim…ÖLMEK! ! ! Ölmek! Sonsuzluğun bir adım ötesine geçmekGülmek,ağlamak,tatlı bir sarhoşluk gibi…Ölmek! Kahrolmadan,yok olmadanSonsuzluk içinde boğulmadanÖlmek! Gecenin soluk rengine bürünüp seni seyretmek,Ölmek! Sevgilerin kara perdesini çekmekÖlmek! Yaratana isyan etmeden,mihraba kanatlanıp uçarcasına severcesine gitmek…Ölmek! Varolmak beklide bu gülünçlüğün,sefilliğin içinde olmak…Ama ille de, ille de ölmek! Varoluşun,kahroluşun bir adım ötesineGarip bir şekilde geçmek…Gök yüzünün o güzel maviliğindeÖzgürce gezinmek,mutlu olmak.Ölmek! Hoyratlığı bir kere de yere sermek.Kara kaplı bir defteri beyaza çevirmek..Ölmek! Ölmek belki de gelecek olanYarınlara alay edercesine gülmek… 16/11/95-CUMAKADEHBir kadeh sana,bir kadeh bana…Sen yoksun yanımda.Sadece masada ben ve seni anımsatan ayaklı kadeh,kadeh tokuşturuyoruz şerefine.Senin şerefine…Olan yada olmayan.Martılar dilenirken,ben de balıklarla onların gönüllerini fethediyor,bir yandan da yalvaran,acı çığlıklar atan denizi teselli ediyordum.Dedim ya! Şerefine kadeh kaldırıyorum..Yalnız değilim.Dostlarım var yanımda.Yaralı deniz,bağıran martılar,kan damlası gibi kadehteki şarap...tüm şehveti ve güzelliğiyle ay bana eşlik ediyorKahkahalarımız arşa yükseliyor.Sana kadeh kaldırırken,vapurlarda sirenleriyle eşlik ediyor.Sonra kaçmak istiyorum bu kalabalıktanTatlının üzerine tuzlu ama güzel iki damla yaş süzülüyor gözlerimden..Ayrılıyorum sessiz sedasız dostlarımdan.Sığınıyorum karanlık,nemli ama benim olan barakama..Işıkları dahi yakmıyor sadece gözlerimi kapatıp seni düşünerek odamı aydınlatıyorum.Kapatıyorum perdelerimi her şeyeKürek çekiyorum okyanusun ortasında.Tüm gücüm tükeninceye dek..Sonra atıyorum kendimi dostumun kucağınaBardağımda,canımda o tuzlu suylaSon kez sana kadeh kaldırıyorum..Sana ve şerefine…ÖZGÜRBir bahar sabahıydı bizi anlatanAğaçlara yemyeşil cüppesini giydirmişÇiçekler açmıştı erik ağaçlarıSusamıştı kana,kana içen toprak,Sarmıştı her yanı pembe bulutlar,Gökkuşağını andıran cıvıl,cıvıl insanlarMutluluk çemberi içinde çocuklar,Çığlık,çığlık….Kavuşmuştu eller, sımsıcak avuçlardanSevgi sunmuştu bizlere.Havanın o hoş kokusu sevgi yaymışOnun heyecanıyla sarılmıştık biz bizeBizi birbirimize çeken şey neydi? Bahar mı? Yoksa getirdikleri mi? Sarmıştı artık bedenleri Masmavipırıl,pırıl parlayan bakmıştı bize güneş…uçuşan uğur böcekleriyle özdeş,hoş nameler fısıldarken rüzgar ile gülgülümseyerek bakmıştı o gün.Artık anlamıştım,artık kalmıştık ÖZGÜR…06/02/97-ÇarşambaRÜZGAR İLE GÜLÜN AŞKIBU SABAH SESSİZCE YUMUŞAK ESİYORDU RÜZGARGÜL İSE HENÜZ UYANMIŞTI UYKUDANYANAĞINDA HİSSETMİŞTİ YUMUŞACIK RÜZGARIN NEFESİNİHEMEN FISILDADI SESSİZCE RÜZGARAAL BENİ DE GÖTÜR UZAKLARABU İMKANSIZDI GÜCÜ YETMEZDİATEŞ KIRMIZISI GÜLETOMURCUKLARINI YAYDI GÜLÜNYAYILSIN TÜM OBAYA DİYEESTİ BİRGÜN SERT, SERT KASIRGAÖLDÜRDÜ RÜZGARI YUMUŞAK NEFESİNİNEFESSİZ KALMIŞTI GÜLCÜKBOYNUNU BÜKMÜŞ AĞLIYORDU SADECEBUNU DUYAN KASIRGAERİDİ İKİSİNİN SEVGİSİYLEKOPARDI GÜLÜ TA KÖKÜNDENSÜRÜKLEDİ ONU DA RÜZGARIN YANINABİTMİŞTİ ARTIK İKİSİNİN DE DERDİARTIK ÖMÜR BOYU BERABERLERDİ...YAĞMURYağ yağmur yağGökyüzü ve yeryüzü Senin selinle ıslansınSüpür sokaklardaki kiniNefreti,pisliğiGötür uzaklara hepsiniBir daha dönmeyecek şekildesen gene de devam et yağmayabelki de hiç bitmeyecek sandığım göz yaşlarımın yerinesonsuzluğa sürükle içimdekiniiçimdeki sıkıntının yalnızlığınıodak noktasına beynime,yüreğimebazen hızlı bazen yavaşbeni boğan bu gündüzün gecesindeiçimdeki kötülüklerdebir daha gelmeyecek şekildesen gene de yağmaya devam etbelki hiç bitmeyecek sandığım göz yaşlarımın yerineseni cam ardından seyretmek yetmiyor banaseni tenimde duymakbedenimdeki ruhumdakigünahları yıkadığını bilmekbütün bunlar yetmiyor iştepeki neden? Dünya kötülük denen canavarın elinde yok olurkenBir tek ben yıkanmışım çok muYağ ki bu vahşet orkestrasının sesi bir anda sussun..BİR GÜNÜN HİKAYESİMasa başında bir elimde kağıt bir elimde kalemSeni yazıyor seni çiziyorumSonra kağıda bakıyorumAnlamsızca boş,boşSeni en iyi anlatacak çizecek bir şey bulamıyorumÜzgün,üzgün başımı öne eğipGüzel günleri düşlüyorumYaptıklarımız,aşkı sevdamızı haykırışımızıHer zamanki halinle düşlüyorum Öpüyorum o hoş kokulu saçlarındanSesini duyuyorum beynimdeKısaca seni düşlüyorum kısa bir günün hikayesinde...ÖYLESİNE BİR SEVGİHey! sen evde mi sin? Kahretsin anahtarımı yine evde unutmuşum. Yine bana basamak başında beklemek düştü........Evden yemek kokusu da gelmiyor,desenize yine hazır yemeğe talim var. Oysa bu sabah daha ona onca para vermiştim. Tabi ya pudrasına rujuna para mı dayanır.Şimdi muallalarda pervin in dedikodusunu yapıyorlardır; Yahut bezik oynuyorlardır.Oysa öylemiydi evlendiğimiz günler; aylar geçti,yıllar geçti her şey gibi o da değişti. Nerede o sabah yolçulamaları akşam karşılamalarıve sevgi sözcükleri? Oysa ki ben şu an yorgun,işten dönmüş merdiven başında onun gelmesini bekliyorum.Keşke falcı olup dünü, bugünü,geleceği önceden görebilseydim.Biraz da suç bende de var tabiÇok boşladım şu sıralar,sevgi nameleri dökülmüyor dudaklarımdan her şey gibi o da bitip tükendi.İhtiyaçlar arttıkça sevgiler de evlilikler de bitiveriyormuş bilemedim. Aynı evde yaşayan bir çift yabancı oluveriyormuş insan.Kahretsin! Ne olurdu her şey istediğim gibi olsaydı! ......Ooooooo! Geldiniz mi? Geldim. Geldim.Başını ellerinin arasına almış ne düşünüyorsun? Hiç. Hiç canımSadece geleceği hayal ediyorum.Seni ve evliliğimizin güzelliğini.........Hah ha. ha! Olmayacak şeye amin der gibi.............. 24.12.99ÜLKÜ ATÇI<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
..

Devamını Oku
  • Salim Erben
    Salim Erben 07.09.2010 - 18:57

    Bugün belki de çok kişiden
    doğumgünü mesajı alacaksın
    ancak şu an okuduğun
    içlerinde en farklısı
    çünkü tümüyle sevgiden ve
    dostluktan oluşmuş bir mesaj.
    dogum günün kutlu olsun
    nice yıllara
    salim erben

  • Mehmet Ali Çelik
    Mehmet Ali Çelik 19.08.2008 - 07:37

    çok mutevazı alçak gönüllü......yolunda engel olmasın hiçbir zaman...iyiki varsın

  • Ali Salduz
    Ali Salduz 19.11.2007 - 17:29

    İnsancıllığı rumuzunda saklı, güven veren biri. Gözlerindeki masumiyet kimliği gibi sanki, ZOE X hep böyle kal.....

Toplam 5 mesaj bulundu

TÜM YAZILANLAR


  • P u S U

    Mustafa Çelebi Çetinkaya

    25.02.2008 - 17:38

    çok güzeldi yüreğinize sağlık okudukça farklı tadlar alınan bir şiir .. tebrik ederim ...

  • Gel gör eserini

    Zeki Yıldız

    31.07.2007 - 11:11

    merhaba şair dostum.. şiirlerinizden bir kaçını anca okuyabildim.. ama okuduklarım kadarıyla şöyle söyliyim bazılarını koçaklama şeklinde bazılarını beyit tarzında yazmışsınız gayet güzel ve verimli bir yazım şekli ama bir de nacizane fikrim hepsini aynı tarzda yazmasanız da biraz da farklılık ekl ...

Toplam 2 mesaj bulundu

TÜM YAZILANLAR
  • edebiyat

    10.12.2007 - 15:03

    hım şöyle düşünmeden de edemiyorum edeb ve biyat yani bunların birleşimi edebin,üsturubun, biyadı gelmiş ve geçmişin sentezi ruh ve dimağın birleşkesi
    hayal ile gerçeğin karması dolaylı kinayeli ve direkt anlatımın bir dönencesi gibi de geliyor bana edebiyat.. sanatın babası olmasa da anası gibidir edebiyat bence resim ve heykelden sonra gelen ana konuşma dili hayata bağlayan ve bir o kadar da koparan...

  • aşk

    05.12.2007 - 14:37

    aşk pandoranın kutusunda kapalıdır firar ettiğinde acı verir can yakar, kapalıyken de karşısındakini ümitlendirir,güzelliğinyle büyüler... bence aşk budur.

Toplam 2 mesaj bulundu

TÜM YAZILANLAR