Zilzal Zelzele Antoloji.com

'Benim namazım, ibadetlerim, hayatım ve ölümüm kesinlikle hep o alemlerin Rabb'i olan Allah içindir.'

  • Halit Beşvakit
    Halit Beşvakit 24.11.2008 - 15:04

    slm.rabbimin kelamiyla baslamak ne kadarda guvenli oluyor.Herseyimiz rabbimize ait,Butun esrafi mahlukat bizim hizmetimizde,bizde rabbimize kulluk hizmetinde,,EN USTUN VARLIK,sonra asagilarin asagisi,tinsuresi, Mal ve evlat fitnedir,asil ecir Allahin yaninda yer almaktir, Onun katindadir,,,,Sizleri ...

  • Kerem Erdemli
    Kerem Erdemli 13.09.2008 - 04:54

    tebrik ediyorum sizi yazdıklarınız insana diğer tarafı daha detaylı düşündürüyor aslında hiç aklımızdan çıkmaması gereken ebedi yer orası ama vefasızlık ediyoz

  • Abdullah Ademoğlu
    Abdullah Ademoğlu 22.03.2007 - 16:46

    RABBİM DOĞRU YOLDA CÜMLEMİZİ DAİM EDE, AMİN, SEVGİLER EFENDİM.

Toplam 5 mesaj bulundu

TÜM YAZILANLAR


  • Yazgı

    Halime Dinç Yamaç

    15.01.2009 - 17:33

    şiirini okurken, benim de çocukluğumun geçtiği o köyü nasıl bu kadar güzel anlattığına hayran kaldım.
    şiirini okurken, evinizi, harmanınızı, etrafında ki tarlaları hayal ettim...
    güzeldi be halime, çocukluğumuz da, köyümüz de,,,
    biz şanslı bir nesiliz köyümüz var...
    mayamız köyde tutulmuş, saf v ...

  • **Canımdan Bir Parçaydı Artık Yaşamıyor

    Bayram Erol

    26.07.2008 - 19:21

    çok acı bir şey
    gözyaşlarımı tutamadım okurken

    ben okumya dayanamadım
    sen yaşamışsın
    Allah sabır versin...

  • Ağladığım Yalan Değildi!

    Kamil Çağlar

    18.03.2007 - 21:51

    inanmamasına üzüldüm:(

Toplam 10 mesaj bulundu

TÜM YAZILANLAR
  • ölüm

    03.10.2006 - 22:30

    ölüm ve yaşam o kadar yakın ki

    Doğan Cüceloğlu' nun eğitimdeki katılımcılarla aralarındaki konuşma:
    Ben: Arkadaşlar, aranızda ölümcül hastalığı olan var mı?
    Katılımcılardan Biri: Allah'a şükür, hocam, bildiğimiz kadarı ile yok.
    B: Ne güzel! Peki, bana, istisnasız tüm insanların, yani altı milyar insanın da başına geleceği garanti bir şey söyler misiniz? Cevap neredeyse otomatik olarak çıkar:
    K: Ölüm.
    B: Gerçekten de ölüm tüm insanların başına geleceği kaçınılmaz olan tek şeydir. Doğum da tüm insanların başına kesinlikle gelmiştir,ama bundan sonra gelmesi kesin olan tek şey ölümdür. Diğer hiç biri insanların tümünün başına gelmeyecektir. Peki, madem öleceğimiz garanti, bu benim ölümcül bir hastalığım olduğunu göstermez mi? Katılımcılar burada sessizce, başlarıyla onaylamaya başlar. Öleceğim belli ise benim ölümcül bir hastalığım olduğu da açıktır. Şu şekilde devam ederim:Peki, ne zaman öleceğimizi biliyor muyuz?
    K:Hayır
    B:Şu saniye içinde olma olasılığı var mı?
    K:Var.
    B:Yarın?
    K:Evet.
    B: 30 yıl sonra?
    K: Olabilir.
    B: Peki bunlardan hangisinin sizin başınıza geleceğini bili yor musunuz? Mesela bu akşam eve sağ salim varacağınızı nereden biliyorsunuz? Sınıf sessizce dinlemeye devam eder. Çünkü genellikle yaşama böyle hiç bakmamışlardır. Sözümü sürdürürüm:
    B: Peki bir de tersini düşünelim, bu akşam eve döndüğünüzde, bu sabah evden çıkarken sağ salim bıraktıklarınızı sağ bulma garantiniz nedir? Var mıdır böyle bir garanti?
    K: Yoktur hocam.
    B: Peki nereden biliyoruz, az sonra telefonumuzun çalmayacağını ve evdekilerden birinin az önce öldüğünün bize söylenmeyeceğini? Katılımcılar burada rahatsız olmaya başlarlar.
    K: Hocam konuyu değiştirsek?
    B: Ama en yalın ve açık gerçek üzerine konuşuyoruz, biraz daha devam edelim bence. Peki, acaba bunu dün gece bilseydiniz, yani evde akşam birlikte olduğunuz kişilerden birinin yarın ölüm günü olduğunu bilseydiniz, o zamanı aynı dün gece olduğu biçimde mi geçirirdiniz? Yoksa farklı şeyler mi yapardınız?
    K: Kesinlikle çok farklı geçerdi Hocam.
    B: Şimdi sizden rica ediyorum, lütfen bir an arkanıza yaslanın, gözlerinizi kapatın ve bu sabah evden çıkarken evde bıraktıklarınızdan birinin gerçekten öleceğini düşünün, dün akşamınızı nasıl geçirirdiniz? Aynı iletişim mi olurdu? Onunla aynı konuları mı konuşurdunuz? Aynı konular, tartışma ya da gerginlik konusu yaratır mıydı? Yoksa önemsiz hale mi gelirdi? Bu sabah evden çıkarken, bu son görüşünüzde ona ne derdiniz? Onun boynuna sarılmakta tereddüt eder miydiniz? Çok sıkı sarılmaya mı, aynaya mı vakit ayırırdınız? Ona 'yüreğinizin taa derininden gelen bir 'seni gerçekten çok seviyorum' demeye ne gerek var diye düşünür müydünüz? Onun ölecek olması sizin ona duyduğunuz sevgiyi yoğunlaştırmaz mıydı? Burada bazı katılımcıların ağladığı olur. Belli ki dün akşam yaptıklarından bir kısmının ne kadar anlamsız olduğunu şimdi fark etmişlerdir.
    B: Şimdi gözlerinizi açabilirsiniz, acaba kaç tartışmamızı bu kadar gereksiz biçimlerde yapıyoruz, kaçı gerçekten yaşamda karşımızdakinin varlığından daha önemli, hangilerinde 'şimdi kalbini kırdım, ama zaman içinde ben ondan özür dilemesini bilirim? ' diye kendi kabuğumuza çekilip tartışmaları donduruyoruz. Yarattığımız kırgınlıkları tamir etme olanağımız gerçekten var mı? Buna zamanımız gerçekten kaldı mı?

  • ölüm

    30.09.2006 - 06:39

    Hülyâsı kalmayınca hayatın ne zevki var?
    Bitsin hayırlısıyla bu beyhûde sonbahar,
    Ölmek değildir ömrümüzün en fecî işi,
    Müşkül budur ki ölmeden evvel ölür kişi......

    YAHYA KEMAL

  • yasin

    03.10.2005 - 00:44

    sınıfa yeni din k.ve a.b. öğretmeni gelir
    bir öğrenciye sorar adın?
    -kevser
    -bize kevser suresini okusana
    okur
    diğerine sorar
    -adın?
    -fatih
    -bize fatiha suresini okusuna
    okur
    başka bir öğrenciye sorar
    -adın?
    -yasin ama arkadaşlarım bana kısaca subhaneke der.

Toplam 42 mesaj bulundu

TÜM YAZILANLAR