Zeynep Orcanel Adlı Antoloji.com Üyesinin Hak ...

  • Işık German Ersoy
    Işık German Ersoy

    22.04.2024 - 23:37

    Site arkadaşımız Bayan Zeynep Orcaner
    ** DOĞUM GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN **

  • Hüsamettin Sungur
    Hüsamettin Sungur

    28.12.2023 - 16:52

    Ya Küserse

    Saklanırken sözlerim
    Gözlerini özlerim
    Konuşmalar çok kısa
    Yollarını gözlerim

    Bakışmalar bitmiyor
    Gönlüm sarmak istiyor
    Sevda girdi gönlüme
    Bırakmıyor gitmiyor

    Yanar erir biterim
    Her gün görmek isterim
    Bu nasıl bir sevda ki
    Burcu burcu tüterim

    Kalbim söyle ne dersin
    Sarılmamı beklersin
    Ya küserse diyorum
    Sen korkuyu bilmezsin

    Öyle kolay mı sevmek
    Her gün sevdiğini görmek
    Elbet bir gün söylerim
    Seven kalbim sabır et

    Hüsamettin Sungur
    Yeni şiirimi sayfama astım
    beğeni ve değerli yorumunuza sunulmuştur
    YENİ YILINIZ KUTLU OLSUN
    Yüzünüzden gülücükler eksik olmasın
    Saygılarımla

  • Işık German Ersoy
    Işık German Ersoy

    22.04.2021 - 22:28

    - USA'dan - Şaire arkadaşımız Bayan Zeynep Orcanel
    << DOĞUM GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN >>

  • Hüsamettin Sungur
    Hüsamettin Sungur

    22.04.2021 - 06:04

    DOĞUM GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN

  • İbrahim Yılmaz
    İbrahim Yılmaz

    22.04.2011 - 15:16

    SEVGİLİ ARKADAŞIM;


    *** DOĞUM GÜNÜNÜZÜ KUTLAR,YAŞAM BOYU BAŞARI VE MUTLULUKLAR DİLERİM..****


    HAYAT SEVGİ KADAR GÜZEL AŞK GİBİ GÜÇLÜ OLSUN


    DOĞUM GÜNÜNÜZÜN ANISINA**** RÜYA GİBİ *** ŞİİRİMİN ŞARKISINI DİNLEMEK İSTERSENİZ

    http://www.atlassiir.com/atlas/sarkilar/ruya-gibi-2.html#respond

    LİNK'İNDEN ATLAS ŞİİR SİTEME GİREREK DİNLEYEBİLİRSİNİZ..VEYA SİTEMİN SAĞ ORTA ÜSTTE- SİTE İÇERİĞİ EKLEME PANELİNİN HEMEN ÜZERİNDE *** DOĞUM GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN ** LİNKİNE TIKLAYARAK DİNLEYEBİLİRSİNİZ.

    VEYA ANTOLOJİDE 1.SAYFAMDAKİ RÜYA GİBİ ŞİİRİMİN SESLİ MP3 DOSYADAN DİNLEYEBİLİRSİNİZ.

    TEKRAR NİCE MUTLU VE HUZUR DOLU YILLAR DİLERİM.

    AKÇAYDAN SELAM VE SAYGILARIMLA....

    İBRAHİM YILMAZ..



    ** RÜYA GİBİ **

    Rüya gibi uçup bitti
    O güzelim mutlu anlar
    Bir hayaldi geçip gitti
    O sevecen tatlı yıllar.

    Mazideki o yıllara
    Şöyle dönüp bir baksana
    Sarhoş eden duygu gibi
    Alır bizi kollarına.

    Solmaz denen güzellikler
    Hep yalanmış yalan meğer
    Hayat denen tüm gerçekler
    Bir anlık rüyaymış meğer.

    Nerde şimdi nerde kaldı
    Yalan olan çocukluğum
    Bir yıldızdı kaydı gitti
    Aşka kanan o gençliğim.

    Kutlu olsun doğum günün
    Mutlu olsun melek yüzün
    Aşkla gülsün bütün ömrün
    Sevip sarsın petek gönlün.

    Şehirpalas Oteli - 1987

    SARIKAMIŞ


    Güfte: İbrahim Yılmaz
    Beste:Ersin Kayışlı - Mustafa Açıkgöz
    Okuyan: Mustafa Açıkgöz

    Not:bu şarkının yasal telif hakları mevcuttur.

    Bestekar saygıdeğer Ersin Kayışlı hocama ve şarkıyı okuyan saygıdeğer Mustafa Açıkgöz kardeşime çok teşekkür ederim.

    İBRAHİM YILMAZ

    ************************************************************************

    SEVGİLİ ARKADAŞIM;


    ** ATLAS **

    Şiir ve şarkı sitesi eserlerinizi paylaşmak için sizi bekliyor.

    ** ŞİİRLERİNİZİ
    ** ŞARKILARINIZI
    ** SESLİ ŞİİRLERİNİZİ
    ** VİDEOLARINIZI
    ** RESİMLERİNİZİ
    ** VE DİĞER TÜM ESERLERİNİZİ

    Sitemize KAYIT OLUP, DUYURULARI okuduktan sonra paylaşabilirsiniz.

    Eğer sanat miziği severseniz radyosunu çok seveceksiniz.

    www.atlassiir.com

    http://www.atlassiir.com/atlas


    ************************************************************

    GÖNÜL KURALLARI

    Elif Şafak’tan Aşk’ın 40 kuralı

    Aşk romanındaki 40 kuralı biraraya getirdik. Aşk romanının ve hayatın bir özeti… 40 kuraldan biri: Başlı başına bir dünyadır aşk. Ya tam ortasındasındır, merkezinde, ya da dışındasındır, hasretinde.

    Karşınızda Elif Şafak’ın “Aşk” romanında bahsedilen “40 kural”. Sizce kırk kuralın bu kadar özel olmasının, bizi kalbimizden vurmasının sebebi nedir?
    Benim zeminimde bunun karşılığı, kendi içimizde özümüze yaptığımız yolculukta karanlıkta kaldığımız anlarda bize ışık tutan kurallar olduğudur. Duygularımızın iki tane ucu varsa biri korku ise diğeri sevgidir. 40 kural içimizdeki Öz’le birleşme, hakikati bulma yolculuğumu karşımızsa çıkan Aşk’ın kurallarıdır.

    O en uç noktada öyle büyük bir sevgi vardır ki, olsa olsa adı ilahi sevgi olur. İşte bu ilahi sevginin bir diğer adı da her yerde aradığımız, özellikle karşı cinste buluruz sandığımız “AŞK”tır. Hayat ne ironik değil mi? Dışarda sandığımız şeyler, aslında içimizde durmakta ve bizim onların farkına varmamızı beklemekte.
    İşte Şemsi Tebrizi’nin Aşk romanında geçen 40 kuralı (biraz uzunca ama emin olun ki kitap gibi kurallar da okunmaya değer) :
    Gönlü geniş ve ruhu gezgin sufi meşreplilerin kırk kuralı:

    GÖNÜL KURALLARI

    1. kural: Yaradanı hangi kelimelerle tanımladığımız, kendimizi nasıl gördüğümüze ayna tutar. Şayet tanrı dendi mi öncelikle korkulacak, utanılacak bir varlık geliyorsa aklına, demek ki sen de korku ve utanç içindesin çoğunlukla. Yok, eğer, tanrı dendi mi evvela aşk, merhamet ve şefkat anlıyorsan, sende de bu vasıflardan bolca mevcut demektir.

    2. kural: Hak yolunda ilerlemek yürek işidir,akıl işi değil. Kılavuzun daima yüreğin olsun,omzun üstünde ki kafan değil. Nefsini bilenlerden ol silenlerden değil!

    3. kural: Kur’an dört seviyede okunabilir. İlk seviye zahiri manadır. Sonra ki batıni manadır. Üçüncü batıninin batınisidir. Dördüncü seviye o kadar derindir ki kelimeler kifayetsiz kalır tarif etmeye.

    4. kural: Kainattatki her zerrede Allah’ın sıfatlarını bulabilirsin, çünkü O camide, mescitte, kilisede, havrada değil, her an her yerdedir. Allah’ı görüp yaşayan olmadığı gibi, onu görüp ölen de yoktur. Kim O’nu bulursa, sonsuza dek O’nda kalır.

    5. kural: Aklın kimyası ile aşkın kimyası başkadır. Akıl temkinlidir. Korka korka atar adımlarını. Aman sakın kendini diye tembihler. Halbuki aşk öyle mi? Onun tek dediği:
    Bırak kendini, ko gitsin; akıl kolay kolay yıkılmaz. Aşk ise kendini yıpratır, harap düşer. Halbuki hazineler ve defineler yıkıntılar arasında olur. Ne varsa harap bir kalpte var!
    6. kural: Şu dünyadaki çatışma, önyargı ve husumetlerin çoğu dilden kaynaklanır. Sen sen ol, kelimelere fazla takılma. Aşk konusunda dil zaten hükmünü yitirir. Aşık dilsiz olur.

    7. kural: Şu hayatta tek başına inzivada kalarak, sadece kendi sesinin yankısını duyarak, hakikati keşfedemezsin. Kendini ancak bir başka insanın aynasında tam olarak görebilirsin.

    8. kural: Başına ne gelirse gelsin, karamsarlığa kapılma. Bütün kapılar kapansa bile, sonunda O sana kimsenin bilmediği gizli bir patika açar. Sen şu anda göremesen de, dar geçitler ardında nice cennet bahçeleri var. Şükret! istediğini elde edince şükretmek kolaydır. Sufi, dileği gerçekleşmediğinde de şükredebilendir.

    9. kural: Sabretmek, öylece durup beklemek değil, ileri görüşlü olmak demektir. Sabır nedir? Dikene bakıp gülü, geceye bakıp gündüzü tahayyül edebilmektir. Allah aşıkları sabrı gülbeşeker gibi tatlı tatlı emer, hazmeder. Ve bilirler ki, gökteki ayın hilalden dolunaya varması için zaman gerekir.

    10. kural: Ne yöne gidersen git, doğu,batı,kuzey ya da güney- çıktığın her yolculuğu içine doğru bir seyahat olarak düşün! Kendi içine yolculuk eden kişi, sonunda arzı dolaşır.

    11. kural: Ebe bilir ki sancı çekilmeden doğum olmaz, ana rahminden bebeğe yol açılmaz. Ssenden yepyeni ve taptaze bir sen zuhur edebilmesi için zorluklara, sancılara hazır olman gerekir.

    12. kural: Aşk bir seferdir. Bu sefere çıkan her her yolcu, istese de istemese de tepeden tırnağa değişir. Bu yollara dalıp da değişmeyen yoktur.

    13. kural: Şu dünyada semadaki yıldızlardan daha fazla sayıda sahte hacı, hoca,şeyh, şıh var. Hakiki mürşit seni kendi içine bakmaya ve nefsini aşıp kendindeki güzellikleri bir bir keşfetmeye yönlendirir. Tutup da ona hayran olmaya değil.

    14. kural:Hakk’ın karşına çıkardığı değişimlere direnmek yerine, teslim ol. Bırak hayat sana rağmen değil seninle beraber aksın. Düzenim bozulur, hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme. Nereden biliyorsun hayatın altının üstünden daha iyi olmayacağını?

    15. kural: Allah, içte ve dışta her an hepimizi tamama erdirmekle meşguldür. Tek tek her birimiz tamamlanmamış birsanat eseriyiz. Yaşadığımız her hadise, atlattığımız her badire eksiklerimizi gidermek için tasarlanmıştır. Rab noksanlarımızla ayrı ayrı uğraşır çünkü beşeriyet denen eser, kusursuzluğu hedefler.

    16. kural:Kusursuzdur ya Allah, onu sevmek kolaydır. Zor olan hatasıyla sevabıyla fani insanları sevmektir. Unutma ki kişi bir şeyi ancak sevdiği ölçüde belebilir. Demek ki hakikaten kucaklamadan ötekini, Yaradan’dan ötürü yaratılanı sevmeden, ne layıkıyla bilebilir, ne layıkıyla sevebilirsin.

    17. kural: Esas kirlilik dışta değil içte, kisvede değil kalpte olur. Onun dışındaki her leke ne kadar kötü görünürse görünsün, yıkandı mı temizlenir, suyla arınır. Yıkamakla çıkmayan tek pislik kalplerde yağ bağlamış haset ve art niyettir.

    18. kural: Tüm kainat olanca katmanları ve karmaşasıyla insanın içinde gizlenmiştir. Şeytan, dışımızda bizi ayartmayı bekleyen korkunç bir mahluk değil bizzat içimizde bir sestir. Şeytanı kendinde ara, dışında, başkalarında değil ve unutma ki nefsini bilen Rabb’ini bilir. Başkalarıyla değil sadece kendiyle uğraşan insan sonunda mükafat olarak Yaradan’ı tanır

    19. kural:Başkalarından saygı,ilgi ya da sevgi bekliyorsan önce sırasıyla kendine borçlusun bunları. Kendini sevmeyen birinin sevilmesi mümkün değildir. Sen kendini sevdiğin halde dünya sana diken yolladı mı, sevin. Yakında gül yollayacak demektir.

    20. kural: Yolun ucunun nereye varacağını düşünmek beyhude bir çabadan ibarettir. Sen sadece atacağın ilk adımı düşünmekle yükümlüsün. Gerisi zaten kendiliğinden gelir.

    21. kural: Hepimiz farklı sıfatlarla sıfatlandırıldık. Şayet Allah herkesin tıpatıp aynı olmasını isteseydi,hiç şüphesiz öyle yapardı. Farklılıklara saygı göstermemek,kendi doğrularını başkalarına dayatmaya kalkmak, Hakk’ın mukaddes nizamına saygısızlık etmektir.

    22. kural: Hakiki Allah aşığı bir meyhaneye girdi mi orası ona namazgah olur. Ama bekri aynı namazgaha girdimi orası ona meyhane olur. Şu hayatta ne yaparsak yapalım, niyetimizdir farkı yaratan, suret ile yaftalar değil.

    23. kural: Yaşadığımız hayat elimize tutuşturulmuş rengarenk ve emanet bir oyuncaktan ibaret. Kimisi oyuncağı o kadar ciddiye alır ki ağlar, perişan olur onun için. Kimisi eline alır almaz şöyle bir kurcalar oyuncağı, kırar ve atar. Ya aşırı kıymet verir, ya kıymet bilmeyiz.

    Aşırılıklardan uzak dur. Sufi ne ifrattadırne tefritte. Sufi daima orta yerde…

    24. kural: Madem ki insan eşref-i mahlukattır, yani varlıkların en şereflisi, attığı her adımda Allah’ın yeryüzünde ki halifesi olduğunu hatırlayarak, buna yakışır soylulukta hareket etmelidir. İnsan yoksul düşse, iftiraya uğrasa, hapse girse, hatta esir olsa bile, gene de başı dik, gözü pek, gönlü emin bir halife gibi davranmaktan vazgeçmemelidir.

    25. kural: Cenneti ve cehennemi illa ki gelecekte arama. İkisi de şu an da burada mevcut. Ne zaman birini çıkarsız, hesapsız ve pazarlıksız sevmeyi başarsak, cennetteyiz aslında. Ne vakit birileriyle kavgaya tutuşsak; nefrete, hasede ve kine bulaşsak, tepetaklak cehenneme düşüveririz.

    26. kural: Kainat yekvücud, tek varlıktır. Herşey ve herkes görünmez iplerle birbirine bağlıdır. Sakın kimsenin ahını alma; bir başkasının hele hele senden zayıf olanın canını

    yakma. Unutma ki dünyanın öte ucunda tek bir insanın kederi, tüm insanlığı mutsuz edebilir. Ve bir kişinin saadeti herkesin yüzünü güldürebilir.

    27. kural: Şu dünya bir dağ gibidir, ona nasıl seslenirsen o da sana öyle aksettirir. Ağzından hayırlı bir laf çıkarsa, hayırlı laf yankılanır, şer çıkarsa sana gerisin geri şer yankılanır.

    Öyleyse kim ki senin hakkında kötü konuşur, sen o insan hakkında kırk gün kırk gece güzel sözler et. Kırk günün sonunda göreceksin herşey değişmiş olacak. Senin gönlün değişirse dünya değişir.

    28. kural: Geçmiş zihinlerimizi kaplayan bir sis bulutundan ibaret. Gelecek ise başlı başına bir hayal perdesi. Ne geleceğimizi bilebilir, ne geçmişimizi değiştirebiliriz. Sufi daima
    şu anın hakikatini yaşar.

    29. kural: Kader hayatımızın önceden çizilmiş olması demek değildir. Bu sebepten,”ne yapalım, kaderimiz böyle”deyip boyun bükmek cehalet göstergesidir. Kader yolun tamamını değil, sadece yol ayrımlarını verir. Güzergah bellidir ama tüm dönemeç ve sapaklar yolcuya aittir. Öyleyse ne hayatının hakimisin,ne de hayat karşısında çaresizsin.

    30. kural: Hakiki sufi öyle biridir ki başkaları tarafından kınansa, ayıplansa, dedikodusu yapılsa, hatta iftiraya uğrasa bile, o ağzını açıp da kimse hakkında tek kelime kötü laf etmez.
    Sufi kusur görmez kusur örter.

    31. kural: Hakk’a yakınlaşabilmek için kadife gibi bir kalbe sahip olmalı. Her insan şu veya bu şekilde yumuşamayı öğrenir. Kimi bir kaza geçirir, kimi ölümcül bir hastalık, kimi ayrılık acısı çeker, kimi maddi kayıp… Hepimiz kalpteki katılıkları çözmeye fırsat veren badireler atlatırız. Ama kimimiz bunda ki hikmeti anlar ve yumuşar; kimimiz ise,ne yazık ki daha da sertleşerek çıkar.

    32. kural: Aranızda ki perdeleri tek tek kaldır ki Allah’a saf bir aşkla bağlanabilesin. Kuralların olsun ama kurallarını başkalarını dışlamak yahut yargılamak için kullanma. Bilhassa putlardan uzak dur, dost. Ve sakın kendi doğrularını putlaştırma. İnancın büyük olsun ama inancınla büyüklük taslama!

    33. kural: Bu dünyada herkes bir şey olmaya çalışırken sen hiç ol! Menzilin yokluk olsun. İnsanın çömlekten farkı olmamalı. Nasıl ki çömleği tutan dışında ki biçim değil içinde ki boşluk ise, insanı ayakta tutan da benlik zannı değil hiçlik bilincidir.

    34. kural: Hakk’a teslimiyet ne zayıflık ne edilgenlik demektir. Tam tersine, böylesi bir teslimiyet son derece güçlü olmayı gerektirir. Teslim olan insan çalkantılı ve girdaplı sularda debelenmeyi bırakır; emin bir beldede yaşar.

    35. kural: Şu hayatta ancak tezatlarla ilerleyebiliriz. Mümin içindeki münkirle tanışmalı, Allah’a inanmayan kişi ise içinde ki inananla. İnsan-ı kamil mertebesine varana kadar gıdım gıdım ilerler kişi. Ve ancak tezatları kucaklayabildiği ölçüde olgunlaşır.

    36. kural: Hileden,desiseden endişe etme. Eğer birileri sana tuzak kuruyor, sana zarar vermek istiyorsa, Allah da onlara tuzak kuruyordur. Çukur kazanlar o çukura kendileri düşer. Bu sistem karşılıklar esasına göre işler. Ne bir katre hayır karşılıksız kalır, ne bir katre şer. O’nun bilgisi dışında yaprak bile kıpırdamaz. Sen sadece buna inan!

    37. kural:Allah kılı kırk yaracak titizlikle çalışan bir saat ustasıdır. O kadar dakiktir ki sayesinde her şey tam zamanında olur. Ne bir saniye erken, ne bir saniye geç. Her insan için bir aşık olma zamanı vardır; bir de ölmek zamanı.

    38. kural: Yaşadığım hayatı değiştirmeye, kendimi dönüştürmeye hazır mıyım? Diye sormak için hiçbir zaman geç değil. Kaç yaşında olursak olalım, başımızdan ne geçmiş olursa olsun, tamamen yenilenmek mümkün.
    Tek bir gün bile öncekinin tıpatıp tekrarıysa,yazık!
    Her an her nefeste yenilenmeli. Yepyeni bir yaşama doğmak için ölmeden önce ölmeli.

    39. kural: Noktalar sürekli değişse de bütün aynıdır. Bu dünyadan giden her hırsız için bir hırsız daha doğar. Ölen her dürüst insanın yerini bir dürüst insan alır. Hem bütün hiçbir zaman bozulmaz. Her şey yerli yerinde kalır, merkezinde… Hem de bir günden bir güne hiçbir şey aynı olmaz.
    Ölen her sufi için bir sufi daha doğar.

    40. kural: Aşksız geçen bir ömür beyhude yaşanmıştır. Acaba ilahi aşk peşinde mi koşmalıyım, yoksa dünyevi, semavi ya da cismani diye sorma! Ayrımlar ayrımları doğurur. Aşk’ın hiçbir sıfat ve tamlamaya ihtiyacı yoktur.

    Başlı başına bir dünyadır aşk. Ya tam ortasındasındır, merkezinde ya da dışındasındır, hasretinde

  • Işık German Ersoy
    Işık German Ersoy

    22.04.2011 - 14:05

    Saygın şaire arkadaşımız Zeynep Orcanel

    * Doğum gününüz kutlu olsun *

  • Sedat Vedat
    Sedat Vedat

    22.04.2011 - 08:29

    DOĞUM GÜNÜN KUTLU OLSUN NİCE SENELERE

    SAAT 03.30'du. Adamın telefonu çalmaya başladı. Başını gömdüğü
    yastıktan binbir zorlukla kaldıran adam, yatak ucundaki telefona uzandı:
    'Alo! Kimsiniz? '
    'Benim oğlum, annen! '
    'Anne of ya.. Bu saatte ne var Allah aşkına! Yarın ne kadar
    önemli işlerim olduğunu bir bilsen....'
    'Şey oğlum..'
    'Ne var anne, beni bu saatte uyandıracak kadar önemli ne var?
    Sabah arasan olmaz mıydı? '
    Anne, oğlundan duyduğu bu kırıcı sözlerden dolayı, çok üzülmüş
    ve çok incinmişti. Ağlamaklı bir sesle şunları söyleyerek telefonu kapattı:
    'Bundan tam otuzbeş yıl önce, böyle bir gece yarısı saat tam 03.30'da
    sen de beni uyandırmıştın!

    Doğum günün kutlu olsun evladım

    ALINTI

  • Birol Erol
    Birol Erol

    22.04.2011 - 00:45

    Elbette her doğum önemlidir.Ama şiir yürekli insanların doğumu bambaşka bir anlam ifade eder..Çünkü şiir yürekli insanlar etraflarını aydınlatan ışık misalidirler.İşte bu nedenle doğumunuzu tebrik ediyor, sağlık ve esenlikler diliyor, bu günün anısına bir şiir sunuyorum..

    Birol EROL

    Kadına Şiddet Alçaklıktır

    Kadınlar kutsaldır, kadınlar ana.
    Saygı gerek, bizleri doğurana.
    Merhem anadır, kanayan yarana.
    Çaya şeker, aşa tuz olur kadın.

    Kadına şiddet zalimler işidir.
    Kadın hem âlim, hem âlimler eşidir.
    Her kadın, mutlak bir âşık düşüdür.
    Şiirlerin için saz olur kadın.

    Omzunda taşır tüm kâinatı.
    Yoktur çalışmadığı bir satı.
    Şahittir buna, Doğu ve Batı.
    Hem baharın, hem de yaz olur kadın.

    Bir zalim peşine takılır kadın.
    Zulüm görünce de, yıkılır kadın.
    Horlanır, itilir, kakılır kadın.
    Zariftir, narindir, naz olur kadın.

    Yemek yapmayıp da, olmaz grevde.
    Süslenir bezenir bekler evde.
    Mutlu olsun, biraz say ve sev de.
    Kıymet bilinmezse, buz olur kadın.

    Her yerde çalışır o, harıl harıl.
    Biraz naz etti diye, bir de darıl.
    Darılma yerine, ne olur sarıl.
    Erdemli insana haz olur kadın.

    Bir erkekle bir dişidir soyumuz.
    Farklı farklıdır elbette huyumuz.
    Kadınlarla devam eder soyumuz.
    Sana ne söylense, az olur kadın.

    Tüm şairler yazar, kadına şiir.
    Kadın bir ummandır, kadın nehir.
    Evlenince isme olur başşehir.
    Asla büyümez, hep kız olur kadın.

    Kararlar bence onunla verilsin.
    Kadının gönlünden güller derilsin.
    Başarı birlikte, öne serilsin.
    Çalışkan erkeğe, hız olur kadın.

    Alçaklıktır, kadına eza şiddet.
    Er olan göstermez kadına hiddet.
    Kadına gerek, saygı ve muhabbet.
    Kabuk değil, eve öz olur kadın..

    Bİrol EROL

  • İbrahim Soyalar
    İbrahim Soyalar

    30.12.2010 - 10:26

    Günaydınnnnn Zeynep Hanım..Yeni gün ve yıl mutluluk ve bereket getirsin size.... Yanınızda olsun güzellikler.... Sevgilerimle.....

  • Sinan Karakaş
    Sinan Karakaş

    22.04.2010 - 12:42

    Değerli arkadaşım, bu gün sizin doğum gününüz,iyi ki doğmuş ve iyiki sevenleriniz olmuş ve siz sevenlerinizi mutlu kılmışsınız.Selam ve Saygılarımla

    Doğum Günü

    D oğduğunda bilmezdin dünyada misafirsin
    O ysa nadir bulunan değerli bir safirsin
    G eçmiş günlere göre bu gün daha mahirsin
    U marım her geçen gün biraz daha tahirsin
    M addenle hayal değil dünden daha sahisin


    G ünün kutlu olmalı iyi ki doğmuşsunuz
    Ü zmesin sizi kimse siz hakkı bulmuşsunuz
    N edamet kulun işi siz nadim olmuşsunuz
    Ü stelik bu alemde gül gibi kokmuşsunuz
    N ezafeti yüreğe,elbet indirmişsiniz,
    Ü midi saklı tutup,hayatı bilmişsiniz,
    Z aman akıp gitmekte,siz bunu görmüşsünüz.


    K utlu olsun bu günün,kutlu olsun her günün,
    U marım ağlamazsın,hep görülsün güldüğün,
    T efekküre yönelsin,bakışın temayülün,
    L ebinden çıktığında,karşılansın isteğin,
    U zaklarda değildir,yakındır mutluluğun.


    O lsun diye dilerim,bu günlerin hep kutlu,
    L ayıksın mutluluğa,günlerin olsun mutlu,
    S ıkıntılı olmasın,yarınların umutlu,
    U mduğunu bulursun,yaşarsın hep onurlu,
    N ezaket içersinde,her şeyi yap şuurlu.

    Sinan Karakaş

  • Sedat Vedat
    Sedat Vedat

    22.04.2010 - 07:29

    DOĞUM GÜNÜN KUTLU OLSUN NİCE SENELERE

    SAAT 03.30'du. Adamın telefonu çalmaya başladı. Başını gömdüğü
    yastıktan binbir zorlukla kaldıran adam, yatak ucundaki telefona uzandı:
    'Alo! Kimsiniz? '
    'Benim oğlum, annen! '
    'Anne of ya.. Bu saatte ne var Allah aşkına! Yarın ne kadar
    önemli işlerim olduğunu bir bilsen....'
    'Şey oğlum..'
    'Ne var anne, beni bu saatte uyandıracak kadar önemli ne var?
    Sabah arasan olmaz mıydı? '
    Anne, oğlundan duyduğu bu kırıcı sözlerden dolayı, çok üzülmüş
    ve çok incinmişti. Ağlamaklı bir sesle şunları söyleyerek telefonu kapattı:
    'Bundan tam otuzbeş yıl önce, böyle bir gece yarısı saat tam 03.30'da
    sen de beni uyandırmıştın! Doğum günün kutlu olsun evladım

  • İbrahim Çamalan
    İbrahim Çamalan

    06.05.2009 - 12:30

    11.04

    2009
    Hoş Geldin! (Dilimin Ucunda Aşk!)
    Ahmet Doğan


    Hoş geldin!

    Geldin ya bu yıl da,
    Gördüm ya seni
    Dünya gözüyle bir daha
    Ateşe verdim hüzünlerimi
    Savurdum küllerini
    Tüm gücümle, geçmişime
    Andan geriye, çok uzağa
    Asla kesişmesin diye
    Yollarımız bir daha!

    Grilere boyansa da
    Tüm mazim ve hatıralar
    Maviler kaldı bana
    Güneşinin parıltısıyla

    Hoş geldin!

    Neler getirdin bana,
    Bir bilsen, neler?
    Unutturdun bana
    Saçımdaki akları
    Yüzümdeki çizgileri bile
    Görmez oldum aynalarda
    Bir başka geldin, bu kez
    İnanamasam da
    Unuttum sansam da tadını
    Dilimin ucundaydı aşk

    Ama haykıramadım sevdiğime
    Düğümlendi boğazımda kelimeler
    Yutkundum,
    Yutkundum bir daha...
    Ve sustum...
    Kalakaldım öylece...

    Hoş geldin!

    Yağmurlar eşlik etti sana
    Her yıl olduğu gibi
    Yine tam zamanında
    Ve iyi ki de geldin!
    Aslında, hiçbir zaman
    Geç kalmadın ki sen
    Geç kalan bizdik,
    Aşk için!
    Ama niçin?
    Niçin böyle oldu?
    Niçin?

  • Bilal Esen
    Bilal Esen

    22.04.2009 - 20:02

    Doğrum günün kutlu olsun
    mutlu ol senelerce
    sana sanaldan bir çiçek yolladım
    hiç solmayacak ömrünce.
    Nice yıllara şiir yürekli dost.. Bilal Esen

    Sevgili ZEYNEP hanımefendi, duyguların tercümanı isimli (http://gruplar.Antoloji.Com/duyguların tercumani) grubuma davet usulüyle üye kaydı yapıyorum. Çok kişiden ziya de özel ve laiklik ilkelerini benimsemiş kişilerden topluluk oluşturmak amacıyla sizin gibi elit insan olduğu varsayımıyla seçici olarak davet edip kayıt yapmaya çalışıyorum. Bu nedenle sizi de aramızda görmek isterim, eğer katılmayı arzu ederseniz bundan onur duyarım. Ayrıca grup sayfamızda grubumuzun amacını ve yapısını açıklayan tanıtım yazısına daha önce göz atmanızı da öneririm. Saygım ve Sevgimle. Bilal Esen

  • İbrahim Çamalan
    İbrahim Çamalan

    22.04.2009 - 19:39

    KENDINI MUTSUZ HISSETTIGINDE KALBINI DINLE,CUNKU SEN KALBIN KADAR TEMIZ VE GUZELLIKLERI HAKEDEN BIRISIN TUM GUZELLIKLER SENINLE OLSUN.. SANA BU ŞİİRİ HEDİYE EDİYORUM BU DOĞUM GÜNÜNDE

    Güneş ilk defa doğuyordu
    Sana merhaba demek için
    Hayata tutunduğun ilk dalı hatırlarmısın?
    Anne'nin baş'parmağıydı!
    Avuçlarının içine alıp morartıcaya kadar sıkışın
    Daha sonra adının sevgi
    Yüzünün melek! olduğunu hatırladığında
    Zemheri soğukta buzları eriten sıca'cık sesiyle
    Sana ilk defa doğum günün kutlu olsun diyordu!
    Ve şimdi aynı sıcaklıkta olmasada
    Ben'de sana doğum günün kutlu olsun diyorum
    Kelebekler gönderiyorum sana
    Kanatlarında mutluluk,sevgi ve aydınlık dolu
    Bir ömür boyu sağlık dileklerimle
    DOĞUM GÜNÜN KUTLU OLSUN

  • Orhun Uçar
    Orhun Uçar

    22.04.2009 - 15:07

    mrb prenses :) :)

  • Hikmet Yurdaer
    Hikmet Yurdaer

    22.04.2009 - 10:50

    Sn.Zeynep Hanım. Doğum gününüzü kutlar,bir ömür boyu,sağlıklı,mutlu ve huzur dolu günler dilerim.Sevgiyle kalın.

  • Kenan Yördan
    Kenan Yördan

    22.04.2009 - 10:08

    *Doğum** **Gününüzü** **Kutlarım! .***

    Doğum Gününüzü Kutlarım! ...

    En güzel günler sizin olsun..

    nice senelere...

    bu vesile ile sizi kurucusu olduğum Osmanlı Torunları adlı grubu/N/muza bekliyorum....

    grup adresi: http://gruplar.antoloji.com/osmanli-torunlari/


    selam ve dua ile..

    Doğum Günü Hediyesi Olarak Şiirimi Kabul Buyurun.

    selam ve dua ile..


    Ölümsüz Değilim…(Doğum Günüm Anısına...)

    ölümsüz değilim, bir faniyim, ben,
    benliğin en ücra köşesindeyim...
    faili meçhuldüm bilmem ki neden...
    fukara telaşı, endişesiyim...

    leş yiyen kargalar, kondu başıma,
    ve bana anlattı, leş olduğumu...
    isterseniz yazın mezar taşıma,
    benim nasıl bir kalleş olduğumu...

    hayır, hayır kalleş değilim hayır...
    suçumu anlatan dili kestiler
    gövdemden kellemi istersen ayır,
    kalleş değilim ben, kalleş dediler...

    insan olmak hüznü, kucaklamaktır…
    ellerin kor alev gibi yansa da…
    küllerini umarsız savurmaktır…
    geride bulanık düşler kalsa da…

    sonra sokak yanar, evler tutuşur,.
    kara bulut dolar göğüme benim…
    beyazlar içinde giden kavuşur.
    kimse inanmaz öldüğüme benim…

    Kenan YÖRDAN.

    **Doğum Günüm Anısına(21 Temmuz1982)

    16.07.2008; Çarşamba.

Toplam 17 mesaj bulundu